Güncel - Aktüalite,  Toplum

“YAP – İŞLET – DEVRET”

  • Yahu arkadaş, borçlu olmayan kalmadı ki ülkede!..
    – N’olmuş? Borç değil mi, çalışılır ödenir.
  • İyi de köprüler, yollar, tüneller, hava limanları, hastaneler… hepsi yap-işlet-devret. Bu uygulamalar ülkeye büyük bir borç yükü getiriyor.
    – Devletin cebinden tek kuruş çıkmıyor ki.
  • Geçiş ücretler çok yüksek!
    – Arabam yok ki geçen ödesin.
  • Yahu arkadaş, hepsine garantiler verilmiş, araba geçecek, yolcu olacak, hastalar oluşacak, geçişler olacak. Geçmeyince hazine ödenecek. Doğmayan çocukları geçtik, torunlar borçlu artık, anlamıyor musun?
    – Türkiye çok güçlü bir ülkedir, her şeyin altından kalkar evelallah.
  • Satılmadık fabrika kalmadı!..
    – Çoğu zarar ediyordu, devlete yüktü zaten. Satılması iyi oldu.
  • Vatan toprakları parsel parsel yabancılara satılıyor!
    – Torağı da alıp götürecek değiller ya.
  • Muktedir ülkenin her bir köşesine kendine saraylar yapıyor!
    – Devlette itibar kaybı olmaz.
  • Zamlar?… Pahalılık?… İşçiler?… Memurlar?… Emekliler?… Yoksulluk sınırı?… Açlık sınırı?…
    – 2-3 bin liralık telefon kullanıyorsan sorun yok demektir.
  • Ama…
    – Dış güçler, dış…

Benzeri sohbetleri her gün yaşıyoruz. Hangi tarafta olduğumuzun ne önemi var ki?..
İşin özü: ANLATAMIYORUZ!.. ANLAMIYORUZ!..
Duyduk mu yüz yıl önce yüce Atamız ne dedi: “İyiyi, güzeli, gerçeği verin, bu yüce millet mutlaka alacaktır.”

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı ataturk-ve-halk.jpg
Demektir ki; hata anlamamakta değil, anlatamamakta!
O halde anlaşılmasının sağlanması için durmadan, bıkmadan, sabırla anlatılmalı gerçekler. Gül bahçelerine dönüştürülmek isteniyorsa vatan toprakları, çapalamaktan bir an bile geri durulmamalı. Bu topraklar güneş ister su ister ve bu toprakların insanı hoşgörüyle sevgi ister, ilgi ister.
Halkın önemli bir bölümünün gözünde, “Yap-İşlet-Devret” modeliyle yaptırılan yol ve köprüleri borçlanma olarak görmüyor. Görmediğinden araştırma gereğini duymuyor, yapılanları sorgulamıyor. İşin gerçeğini öğrenip değerlendirmekten yoksun. Devlet hazinesinden para çıkmadığı, yatırımları şirketlerin gerçekleştirdiği, bedelini ise hizmeti alan kullanıcılar tarafından ve uzun yıllara yayılarak ödeneceği söylemlerine inandırılmış durumda. Doğru gibi görünen ama gerçekleri yansıtmayan böylesi söylemlere kolayca inanan bu insanlar; yol ve köprüleri, halkın refahı için yapılan yatırımlar olarak görmeye başlıyor.  Yapılanlara saygı duyuyor, yapanları taktir ediyor, minnet duyuyor, yetmiyor hararetli bir şekilde destekliyor ve savunuyor. 

Ne yazık ki; acı gerçeklerin uzağında kalan bu yoksul ve cahil bırakılmış halka ne ülkenin içinde bulunduğu koşullar, ne devletin üstlendiği ağır yükümlülükler, ne de borç ödemelerdeki biçim ve miktarlar anlatılmıyor.

“Yap işlet devret” adı altında verilen garantili geçişler, yüksek tutulan ücretler neticesinde karşılanamayan zararlar, ağır yükler altında halktan toplanan vergilerinin toplandığı devletin hazinesinden yani milletin cebinden ödeniyor. Köprü, tünel ve otoyollardaki geçiş ücretlerinde artışlar, ABD tüketici endeksine (CPI) bağlandığından dolar ödemelerinde bir kayıp, Türk lirasının dolar karşısında değer kaybetmesinde de ise ayrı bir kayıp yaşanıyor. Borçların ödenemez koşulara doğru hızla yükselişi önlenemez durumda.

Osmangazi Köprüsü’nün yatırım bedeli 1 milyar 140 milyon dolar. Yıl 2017; günlük 40 bin araç geçiş garantisi var. Köprü geçiş ücreti, araç başına 35 dolar. Buna KDV ve Amerikan Tüketici Endeksi eklenince bedel 38.75 dolara çıktı. 
https://emlakkulisi.com/guncel/osmangazi-koprusu-yatirim-bedeli 

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı orhangazi-koprusu.jpg
Orhangazi Köprüsü

Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nde geçiş ücreti otomobillerde 3, kamyonlarda ortalama 15 dolar.  KDV ve ABD Tüketici Endeks artışı eklenince geçiş ücreti otomobillerde 3,72, kamyonlarda ortalama 18,6 dolar oldu. Geçmeyen günlük araç sayısı: 97 bin. Yıllık 35,4 milyon aracın bedelini yine Hazine yani yine halk ödedi.
https://www.sozcu.com.tr/2017/ekonomi/chpli-akar-tunel-ve-koprulerden-gecen-arac-sayisini-acikladi-1914951/

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı yavuzsulnselim-koprusu.jpg
Yavuz Sultan Selim Köprüsü

Cumhuriyetin varlıkları yok pahasına satılmasına rağmen, ülkenin 600 milyar dolara yakın bir borç yükün altına girmesi sorgulanmadı, ama borçlanmaya devam edildi. Satışlardan elde edilen paralar ve alınan borçların nerelere harcandığı da borçlara karşılık ülkeyi ayakta tutan ve elde kalan son devlet işletmeleri, ‘Varlık Fonu’ adıyla anılan anonim şirketlere devredilmesinin altında yatan nedenler de araştırılmadı!..

Türk Devleti, Türk ulusunun en kutsal örgüttür, hazinesi halkın ödediği vergilerle oluşur.

‘Şirket yapıyor, halk da kullandıkça ödüyor, devlet cebinden bir kuruş çıkmıyor’ gibi hamaset sözler gerçekleri yansıtmıyor. Bu gidişle, Yuvacık Barajı, Ankara Esenboğa, Milas-Bodrum ve Zafer Bölgesel Havalimanı, Osmangazi, Orhangazi ve Yavuz Sultan Selim Köprüleri ile Avrasya Tüneli, 15 Temmuz Çanakkale Köprüsüne halkın ödedikleri ve ödeyecekleri ürkütücü boyutlara ulaştı.

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı tunel_aydinlatma.jpg

  • Seçilmiş siyasilerin yetisiz veya kifayetsiz olması anlaşılır bir durum ancak halkından aldıklarını halkına geri ödemesi gereken, halkının dilinden halkını aydınlatacak aydınlarımız nerede
  • Akademisyenler, üniversitelerimiz profesörleri nerede?
  • Yok mudur aralarında maaşını halkından alan yurdunu ve milletini özünden çok seven onur sahibi bürokrat?
  • Gaflet içindeki siyasilerin ‘Alınmayan hizmet karşılığı’ adı altında, halkına yararı olmayan fazladan ödemeleriyle, hazinenin soyulmasına neden olan uygulamalarına halkı adına itiraz edecek vatansever muhalefet örgütleri nerede?

Ülkenin borcu milletinin borcudur. Kullanılmayan yolların parasını millet ödüyor, kullananlar ise bir kez daha ödüyor. Gaflet, Dalalet hatta Hıyanet içinde yapılanlardan haberi olan ya da haberi olmayanlar da ödüyor, övünç duyanlar da ödüyor, duymayanlar da ödüyor.

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı yap-islet-devret1html.jpg

  • Hiç düşünülüyor mu; gelecekte nasıl ödenecek bu paralar?
  • Ya sonra ödenemez ise ne olacak?
  • Ülkeyi şirket gibi yönetirim diyen zihniyet, ülkenin kepenklerini indirip kilit mi vuracak?
  • Ya da borçlandırıldığımız ülkeler Emperyalist ülkeler kayyum atayarak “Duyun-u Umumiye” tarihi tekerrür mü edecek?
  • Bir İstiklal savaşı yeniden mi?
  • Türk çocuğu yeniden mi, dökecek kanını?
  • Planlanan, istenen bu mu?

Yüce Türk ulusuna saygıyla…
Mehmet R. Aşar

YN: Her Türk ocağının küllerinde bir kor saklıdır, gün olur bu kor kimilerini ısıtır, gün olur kimilerini yakar.

 

Siz de fikrinizi söyleyin!