Savaşa Hayır
Doğa kırımı ve insan kıyımı demek olan savaşı dünyamızın hiçbir bölgesinde, hiçbir ülkesinde istemiyoruz.
Gidin, savaşınızı dünyanın dışında bir yerde çıkarın. Burada cemre havaya düştü; sıra suya ve toprağa geldi. Onu bu seyrinden caydırmaya hakkınız yok.
Ölümle örtünen her şey yaşama dönmek için hazırlanırken siz çıktınız karşımıza. Biz tohum gürültülerini bekliyorduk, savaşı değil.
Bir değil, beş değil binlerce kez denediniz dünyamızda bu alçakça buluşunuzu. İnsanın insana karşı kullandığı bu iğrenç oyunla geleceğini çaldınız milyonlarca insanın… Kurdun kuşun yuvasını bozdunuz, çiçekleri böcekleri uykusundan etmekle kalmadınız, canından ettiniz.
Dünyanın dengesini bozmaktan başka ne iş yaparsınız siz? Ardınızda yıkım, gözyaşı, açlık ve sefalet bırakmaktan başka ne iş…
Ne kadar laftan anlamazsınız! Hiçbir ana, hiçbir çocuk sizi istemiyor. Sizi istemiyor ağaçlar, kurtlar, kuşlar, börtü böcek… Taş, toprak, su sizi istemiyor.
Görmüyor musunuz aşk size karşı, şiir size karşı, öykü size karşı… Kitaplar size karşı.
Şarkılar, türküler size karşı görmüyor musunuz?
İyi kadınlar, iyi erkekler size karşı.
Defolup gidin dünyamızdan. Güneşe çıkacak balkonlar. Bayırlar yeşil örtülerini giyinecek. Hıçkıracak çocuklar, boyları uzayacak. Silah sesleri, ölüm haberleri duymak istemiyoruz, yettiniz artık.
Bozmayın ahengini daldaki sürgünün… Yuvadaki yumurtanın “çıt” sesi çıkarma zamanı yaklaşıyor, çekilin önünden.
Defolup gidin! Defolup gidin dünyanın dışında bir yere.
Yüzünüze tükürmeye hazırlanıyor göğsümde uyanan sözcükler.
Ellerinde, “Savaşa hayır!” pankartı, yazdığım şiirlerin…
İnsan kardeşlerime de seslenmek istiyorum buradan… Çünkü kötüler devam ettirmek istese de barış yanlıları bitirecek savaşı. Yani iyi insanlar, onurlu insanlar… İnsanlığın kızları, insanlığın oğulları…
İnsanın aptalca seçimler yapma hakkı vardır; ancak bunu kendi hesabına yapabilir, başkasının hesabına değil. Yani insanın anlama, bilme ve doğru tavır olma mecburiyeti vardır… Vicdan sahibi olmaktır bu.
Bu ölçüsüz çılgınlığın karşısında sessiz kalmamalı insan… Kalmamalısınız!
İnsan kardeşlerim, savaş karşıtı olmama rağmen elimden bir şey gelmiyor. Çünkü ne yapılacaksa sizinle ne yapacaksak birlikte.
Ben şimdilik Gabriel Chevallier’in Korku adlı romanından duyarlıklarınıza altını çizdiğim şu sözleri yolluyorum:
“İnsanlar aptal ve cahiller, sefalet içinde oluşları da bundan. Düşünmek yerine kendilerine söylenen, öğretilen şeye inanıyorlar. Kölelikten rezil bir tat aldıkları için sorgulamadan bir lider ya da efendi seçiyorlar kendilerine.
İnsan tam bir koyun. Orduların kurulması, savaşların yapılması bu sayede mümkün oluyor. Gösterdikleri o aptalca uysallığın kurbanı olarak ölüp gidiyorlar.”
Bu savaş uluslararası savaş baronlarının, uyuşturucu kaçakçılarının ve silah tekellerinin savaşı… Bu savaş Putin ve Biden’in savaşı. Bu savaş Rus halkının ya da Ukrayna halkının savaşı değil… Bu savaştan dünyanın bütün anaları şu veya bu şekilde yara alıyor… Bütün çocuklar etkileniyor… Kurt kuş, börtü böcek ne varsa etkileniyor. Dünya yaşanmaz bir yer haline geliyor.
Dünyanın onurlu insanları bu benzeri savaşların karşısında durmalıyız… Savaşı durdurmalıyız.
Ben kendi adıma ne zaman bir gül ıslık çalsa / sokakta olacağım.
Savaşa hayır!
Hayrettin Geçkin
