Siyaset,  Tarih,  Tartışma

Orta Doğu’da Büyük Oyun (1)

Melekler ve Şeytanlar, Dan Brawn’un meşhur kitaplarından biri. En az, Da Vinci Şifresi kadar şöhretli ve çok satanlar listelerinde en başlarda. Kitaba göre yeniden canlanan İlluminati, Yeni Dünya Düzeni kurmaya kendini adamış bir grup. AB, Dünya Bankası, IMF, Dünya Ticaret Örgütü, Yeni Dünya Düzeni için kurulmuş taşeron kuruluşlar. Masonluğun tepe noktası, Tapınak Şövalyeleri, Bilderberg İlluminati’nin hizmetinde. İddialar muhtelif kaynaklardan, ancak benzer tarzda. 

“Paranın sahibi olan güçler, barış zamanlarında milleti sıkıntıya sokmak için harekete geçmekte ve sıkıntılı zamanlarda ise onun hakkında komplolar kurmaktadırlar. Bu monarşiden daha despotçu, otokrasiden daha küstah ve bürokrasiden daha bencil bir şeydir. Kendi yöntemlerini sorgulayan ve işledikleri suçlara ışık tutan herkesi halk düşmanı ilan etmektedirler. İki tane büyük düşmanım vardır: Önümdeki Güney Ordıısıı ve arkamdaki bankerler. Bunların içindeki en büyük düşmanım ise arkamdakilerdir… Bir kısım şirketler taçlandırılmıştır ve bunu yüksek mevkilerdeki çürüme takip edecektir. Ülkedeki paranın hakimi olan güçler, insanlar mı önyargılarını kullanarak kendi yönetim alanlarını genişletmeye çalışmaktadırlar; ta ki bütün varlık birkaç kişinin eline geçip de cumhuriyet yok edilinceye kadar.”

Abraham Lincoln

Burada bizlere neyi hatırlattı. Sanki verilmek istenen bir mesaj var ve ileride meydana gelebilecek olayların haberini veriyor.

Başkan Lincoln’un anlattığı grubun elindeki maddi güç günümüzde teknolojiye dönüşmüş durumda. Ezoterik formatlı Körfez Savaşı’nda ve Irak’ın işgalinde teknolojik üstünlük adeta kutsanmış, savaş bir bilgisayar oyununun herhangi bir safhası haline gelmiştir. Ancak bir farkla: Bilgisayar oyunlarında ölen insanlar ile tahrip olan yerler bir “klik” ile eski haline dönüşebilmekte, gerçeğinde ise böyle bir şans asla olmayacak.

“Teknoloji ahlaki temelden yoksun bir kültür meydana getirmektedir. İnsan hayatını yaşamaya değer kılan zihinsel yöntemlere ve sosyal ilişkilere zarar vermektedir. Kısaca teknoloji hem dost, hem düşmandır.”

(Neil Postman, Teknopoli Yeni Dünya Düzeni, Amerika Düştü Yeni Hedef Tüm Dünya, s. 12)

Bunlara dikkat edin bunlar şu an amaçlarına fazlasıyla ulaşmıştır. Teknoloji her ne kadar insan yararı için geliştirilse bile, aslında insanlık için büyük kötülüklerin meydana gelmesine neden olabilir.

“Amerikan yönetiminin yaptığı tehlikeli hatalardan biri de Türkiye’yi demokratik bir ülke yerine “ılımlı İslam Cumhuriyeti” oiarak görmesidir. Milletlerarası politikaya dinsel bakışı getirmek çok tehlikeli. Çünkü politikada taraflar pazarlık yapabilir ama iki dinin Allah’ı masaya oturup pazarlık yapamaz.”

Prof. Vamik Volkan (BOP ile ilgili bir soruya cevabından.)

Üç farklı güç aynı hedefe kilitlenmiş. Her üçü de Büyük Ortadoğu Projesi’ni (BOP) destekliyor, ancak üçünün gerçekleşmesini istedikleri rüyadaki nihai hedefler farklı.

Ezoterik örgütler: Haklarında çok sayıda iddia ve spekülasyonların olduğu bu örgütlerin tepe noktasının İLLUMİNATİ olduğu konunun uzmanlarının ortak görüşü. İlluminati’nin hedefi, “Yeni Dünya Düzeni”. Yeni Dünya Düzeni’nin siyasi, iktisadi, sosyal ve kültürel hedefleri var.

 Deniliyor ki bu hedeflerin varmak istediği bir tek nokta var. Dünya hakimiyeti. Yani siyasi olarak Kudüs merkezli, tek dilli, tek bayraklı bir siyasi birlik kurmak. İlluminati ve ezoterik örgütlerin inandığı Tanrı “LUSİFER” (Lucifer), peygamber “AKIL” Mesihleri ise “PARA”.

Çok sayıda kaynak kitap, ezoterik örgütlerin hedefi ile “Büyük İsrail”in hedefinin örtüştüğünü iddia ediyor. Bir başka iddia ise İlluminati’nin çatısını oluşturan tepedeki on kişinin Yahudi kanı taşıdığı yönünde.

İsrail ve özellikle Siyonist Yahudiler BOP’u destekliyor. Temel çıkış noktaları Eski Ahid ve tanrıları Yehova’nın vaadleri.

Büyük İsrail’in kurulması için desteğe ihtiyaçları var. Gerçekte Evanjeliklerin Yahudileri Hıristiyanlaştırma gayret ve söylemlerinden çok rahatsız olmalarına rağmen hedeflerine varmak için “köprüyü geçinceye kadar ayıya dayı demek” politikalarını esas almış gözüküyorlar. Bir başka rahatsızlıkları da, Evanjeliklerin geleceğini söyledikleri· “

Deccal”in Yahudi olacağı ve Armagedon’un sonunda sadece İsa Mesih’e iman edecek 144 bin Yahudi-Hıristiyanın hayatta kalacak olması. İşte bu noktada birçok aklı başında Yahudi’nin kafası karışık. Tamamının ise “holokost ve Tanrı” düşüncesi kafalarını sürekli meşgul ediyor.

Aslen bir Amerikan reform teologu olan Richard Rubenstein “holokost” a tepki olarak geleneksel Yahudi Tanrı anlayışına karşı çıkmıştır. Ve şöyle söyler: “Yahudiler holokost’tan sonra her şeye gücü yeten ve merhamet sahibi bir Tanrı’ya nasıl inanabilir?”

Size şunu da demek istiyorum; evanjelistler bu planları uygularken sadece 144 bin Yahudi ve Hristiyan hariç herkesi holokos denilen tanrıya kurbanı gerçekleştiriyorlar.

Bu yazı, serinin 1. yazısıdır. Daha önceki yazılara gitmek isterseniz, lütfen ilgili rakama tıklayın. Bölüm: (2), (3), (4)