Din,  Şiir,  Toplum

Katil Savaşlar

Dur deyin artık(!) kavga eden bizlere.
Canlarımız yandı, yazık değil mi candan geçenlere;
Ali’si/Ayşe’si, Ton’isi/John’isi, Aleksi, Leydisi…
Bu savaşların kavgaların sonu var mıydı?

Dar mı geldik, şu koskocaman dünyaya;
Hani savaşsız bir dünya kuracaktık?
Yoksa serap mıydı hayallerde.
Vurmayın kuşu, ezmeyin karıncayı diye
Vasiyet eden;
Adem’i, Musa’yı, Nuh’u, İsa’yı, İbrahim’i, Muhammed’i…
Yok mu sayacaktık, simsiyaha boyadığımız
Dünyamızda…

Susturun silahları, susturun silahları!…
Her patlayışta canım yanıyor, ben Adem’im.
Bir hayat sönüyor, bir hayat bitiyor;
Nice anne yavrusuz, nice yavru babasız kalıyor…

Hangi sebep, yakan yıkan savaşları çağırabilir ki
Can alan canları mezara koyan, katil savaşlara kim alkış tutabilir ki?…
Hangi zafer, başkasının göz yaşıyla taçlandırılabilir ki
Canı tecavüz eden, nasıl namuslu olabilir ki!…

Düşlediğimiz dünya bu muydu?
Karanlık gece bile bizden kaçar oldu,
O, onu ezdi; bu buna eziyet etti!…
Kötülük, dizden paçadan akar oldu…

Vay bana, vaylar kötü olan bana;
Ben güzel Adem idim, olamazdım kötülükten yana.
Bir farkım olmalıydı; itten/köpekten!
Onlar bile korktu, çekindi kudurmamdan!…

Siz de fikrinizi söyleyin!