Deneme,  Ebeveyn,  Güncel - Aktüalite,  Siyaset,  Tartışma,  Toplum

Uluslararası ilişkiler, 13 Haziran NATO toplantısı, ABD başkanı Biden ile Rusya lideri Putin’in görüşmesi…

Uluslararası ilişkiler;

Son dört günde ülkemizi ve hatta dünyayı yakından ilgilendiren çok önemli görüşmelere tanık olduk.
Bu olayları sırası ile yorumlamak istiyorum:

1) 13 Haziran NATO toplantısı;

Bu toplantıda genel sekreter Stoltenberg, NATO’nun 2030 stratejik planını sundu. Öncelikle Rusya’dan yakın tehdit; Çin’den de gelecekte büyük tehdit olarak söz etti…

Türkiye dâhil tüm NATO ülkelerine söz hakkı bile tanımadan, dünyanın iki süper gücüyle (her iki ülke ile dostluğumuz ülkemizin ulusal çıkarları için çok önemli) bizden farklı ilişki kuramazsınız dedi…

İşte bu nedenlerle, NATO’nun bu kararı kesinlikle kabul edilemez.

2) 14 Haziran Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Biden’in yüz yüze yaptığı konuşma;

Bu toplantıda gündeme gelmesi beklenen S400, F35’ler, Halk bankası davası ve sözde Ermeni soykırımının hiç konuşulmamış olmasını yorumlamak isterim.

Önce şu tespiti yapalım;
Başkan kim olursa olsun ABD dış politikasını Pentagon belirler… NATO toplantısı öncesi Biden Pentagona davet edilmiştir mutlaka. Kendisine ABD’nin ulusal çıkarları için mesela, Türkiye’nin hassas olduğu konuları gündeme almayın denmiş olacağını sanıyorum.

Düşman olarak önceliğimiz Rusya ve Çin; Türkiye ise jeopolitiği çok önemli olan bir ülke. Batı yani Atlantik ve ABD ulusal çıkarlarına sıkı sıkı bağlamak zorundayız demiş olacaklarını sanıyorum. Bu konuda benim düşüncem ise Türkiye bu tuzağa düşerse tarihinin en büyük hatasını yapmış olur.

Şunu söylemek isterim; ABD demokrasisi yüz yılın en büyük yalanıdır bu yalana kanan pek çok ülke bedelini çok ağır ödemiştir.

(ABD Dünya sinema sanayisine bile şu talimatı verir, ABD’nin uluslararası çıkarlarına hizmet etmeyen hiçbir sinema filmi yapamazsınız… Dünya her tehlikeye düştüğünde daima ABD’li beyaz adam dünyayı kurtarır… Böylece dünya ne zaman tehlikeye girse, ABD’li sahte kahramanlar dünyamızı kurtaracaktır fikri beyinlerimize kazınır…)

3) Tarih 15 Haziran;

Yine NATO toplantısında Sayın Erdoğan Avrupa Birliği ülkeleri başkanlarıyla ikili görüşmelerde bulundu. Bu tür toplantılarda nezaket kuralları geçerlidir. İkili yapılan bu görüşmeler de neler konuşulduğu konusunda fazla bir bilgimiz yok. Yunanistan başbakanı Mitsotakis’e aramızda kırmızı bir hat oluşturalım teke tek görüşelim teklifine karşıyım…

Yunanistan’ın ABD güdümünde ülkemize karşı saldırılarını hiç onaylamıyorum. Özellikle Yunanistan’ın; Ege denizi ve adaların sadece kendisininmiş gibi davranmasını asla kabul etmememiz gerekir…

ABD’nin AB ülkelerine dayatmaları bazı ülkelerde tepkiyle karşılandı. Avrupa ülkelerinden bir kısmı İngiltere de dâhil Çin’in “Bir kuşak bir yol” projesini desteklerini belirttiler.

Almanya Rus doğalgazını almaması konusunda ABD tarafından uyarıldı. Almanya’nın tepkisi sert oldu.
Ben bu nedenle herhangi bir ortak basın toplantısı düzenlenmedi diye düşünüyorum…

Buradan şu sonucu çıkarıyorum; Avrupa birliği ülkeleri tamamen ABD güdümüne girme konusunda bir yol ayrımındalar. Sonuçta ya AB tamamen dağılır veya yeni bir küresel güç olarak dünya düzeninde yerini alır.

4) 17 Haziran;

ABD başkanı Biden ile Rusya lideri Putin’in görüşme sonrası yapılan basın toplantılarındaki açıklamalardan anladığım gerilimli anlar yaşanmış…

Bu toplantıda öne çıkan konular şunlar:

a) Putin ülkesinin siber saldırı yaptığı gibi ithamları kabul etmedi. “Siber saldırıların sorumluları ABD, Kanada İngiltere ve bazı Latin ülkelerdir” diyerek Biden’ı suçladı.

b) İnsan hakları konusunda ise “Sizin Guandanamo’da halen CIA’nın işkence uygulayan hapishaneleriniz var” dedi.

c) Putin, “Siz her fırsatta bizim çevremizde savaş tatbikatları yapıyorsunuz. Biz sizin ülkenizin çevresinde herhangi bir tatbikat yaptık mı?” diye sordu…

d) Bu toplantının tek olumlu yanı ise; stratejik nükleer silahların sınırlandırılması, nükleer savaşın kazananı asla olmaz konusunda görüş birliği oluştu.

e) Putin küresel barışın şimdilik çok uzakta olduğunu ifade etti.

Son düşüncelerim: Türkiye küresel ilişkilerde yanlış tercih yaparsa ülkemize çok pahalıya mal olur. Ben Türkiye’mizin ulusal çıkarlarının Avrasya coğrafyasında olduğuna inanıyorum.

Bizim ülkemiz Gazi Mustafa Kemal tarafından tam bağımsız bir ülke olarak kuruldu. Türkiye’nin ABD emperyalizmine teslim olduğundan beri başına gelmeyen kalmadı. Ders almaz isek aynı acıları bir kez daha yaşarız…

Son sözüm; YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE CUMHURİYET’i..

Siz de fikrinizi söyleyin!