Kitaplar,  Siyaset,  Tartışma,  Toplum

Şehitlerde Bayram Günü

Vatan için genç yaşta canlarını seve seve veren şehitlerimizin anaları, babaları, kardeşleri, eşleri ve çocukları Arife günü ve Bayramın birinci günü şehitliklerde mezar başlarındaydılar…

Değerli Dostlar,

VATANI SATANLAR kitabımı, şehitlerimizin çok değerli anısına armağan ediyorum.
Kitabın giriş bölümünden bir parçayı da tüm vatanseverlerin dikkatine sunuyorum.

Yılmaz Dikbaş
11 Ağustos 2019, Pazar
0532 233 31 52

VATAN NE DEMEK?

Osmanlıda “Vatan” kavramı yoktu.
Sultan 2. Abdülhamit, “vatan” sözcüğünü yasaklayıp sözlüklerden çıkarttığı gibi; millet, hürriyet ve insan hakları gibi kavramların söylenmesini suç saydı. Bunun doğal bir sonucu olarak vatan aşkını halka aşılayacak olan tarih öğretimi de yasaklandı.
Abdülhamit, vatan konusunda şunları söylemekteydi:
“Vatan, insanların ayaklarının bastığı yerdir. Onun uğrunda ölmeyi anlamıyorum. Bu kadar insanın vatan için birbirini boğazlaması iyi şey değil.”

Vatan kavramı, anlamını Kurtuluş Savaşı döneminde kazanmıştır. Şu söylemle perçinlenmiştir:
“Vatan bir bütündür ve asla parçalanamaz!”

Türk gençleri askerlik eğitimlerinin ilk günlerinde öğrenirler:
“Her Şey Vatan İçin!”
“Vatan Sana Canım Feda!”

Değerli Okurlar,

“Her Şey Vatan İçin” diye haykıranlar, Vatanı Satanlardan hesap sormayacak mı?
Ben bu kitabı, kimlerden hesap sorulmasını göstermek için yazdım.

Türk askeri yürüyüş kararı verildiğinde, yüksek sesle haykırarak sayar:
“Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez!”

Değerli Okurlar,

Vatan bölünmesin diye ölümü göze alanların, Vatanı Satanların karşısına dikilmesi gerekmez mi?
Ben bu kitabı, vatan için ölümü göze alanların, karşılarına dikilecekleri Vatan Satıcılarını göstermek için yazdım.
Şehit düşen Türk askerlerinin ardından, ağlamayı reddeden analar babalar şöyle der:
“Vatan Sağ Olsun!”

Değerli Okurlar,

Vatanın sağ olması için gencecik çocuklarının şehit düşmesi karşısında onurlu duruş sergileyen analar, babalar, eşler ve kardeşler; Vatanı Satanların yakasına yapışmayacak mı?

Değerli Okurlar,

Ben bu kitabı, şehit analarının, babalarının, eşlerinin ve kardeşlerin kimlerden hesap soracağını göstermek için yazdım.

Değerli Okurlar,

Türkler vatanlarına “Anavatan” derler.
İngilizler “fatherland”, Almanlar “vaterland”, Fransızlar “patrie”, İtalyanlar “patria”, İsveçliler “foster”, Çinliler “züguo”, Japonlar “sokoku”, Yunanlar “patriada”, yani tümü, “Babavatan” derler.
Bir tek Ruslar da “rodina”, yani “Anavatan” derler.
Anavatan diyen Türkler, işte bu nedenle, “Vatan Demek, Namus Demektir!” kararlılığını gösterirler.

Değerli Okurlar,

Vatanı, namusları gibi sahiplenen Türkler, Vatanı Satanlarla hesaplaşmayacaklar mı?
Ben bu kitabı, ‘Vatan Demek Namus Demek” diyenlere, hesap soracakları Vatan Satıcılarının isim listesini vermek için yazdım.

VATANI SATANLAR, Yılmaz Dikbaş

Siz de fikrinizi söyleyin!