Din,  Tarih,  Tartışma,  Toplum

Hangi İslam! (2.Bölüm ‘Kadın’)

Kur’an’sız İslam da en büyük cefayı Kadınlar çekmiştir. Bir taraftan kadınları ‘Cennet anaların ayağı altındadır.’ hadisi ile yüceltirken, diğer yandan kadını köpek ve domuz ile aynı kefeye koyabilecek kadar edepsizce yaklaşımlara maruz bırakmışlardır. Bunu yaparken utanmadan peygamberin ağzından hadis uydurmuşlar, kadının yatak odasına kadar karışmışlar ve dini buna alet etmişlerdir.

1) Kur’an’da ki Kadın:

Kur’an’ı kerim kadın erkek eşitliğini savunur. Buna rağmen dini yozlaştıran kesim (ulemalar, şeyhler, hocalar, ruhbanlar, hahamlar vs) kadını adeta erkeğin kölesi haline getirmişlerdir. Bunlara örnek çoktur. Önce biz Kur’an’ın kadın ve erkek eşitliği adına neler söylüyor ona bakalım.

Nisa Suresi 124 Erkek veya kadın, inanmış olarak hayra ve barışa yönelik işler yapanlar cennete gireceklerdir. Ve zerre kadar zulme uğratılmayacaklardır.

Tevbe Suresi 71 Mümin erkeklerle mümin kadınlar birbirlerinin dostlarıdır. İyilik ve güzelliği belirlenene özendirirler, kötülük ve çirkinliği belirlenenden sakındırırlar. Salat ederler, zekâtı verirler. Allah’a ve resulüne itaat ederler. Allah bunlara rahmet edecektir. Allah Azîz’dir, Hakîm’dir. 72 Allah, mümin erkeklerle mümin kadınlara, altından ırmaklar akan cennetler vaat etmiştir. Sürekli kalacaklardır orada. Adn cennetlerinde de tertemiz barınaklar vaat etmiştir. Allah’ın bir hoşnutluğu ise hepsinden büyüktür. İşte budur büyük başarı, o büyük kurtuluş.

Nahl Suresi 97 Erkek yahut kadın, her kim inanmış olarak hayra ve barışa yönelik bir iş yaparsa, onu tertemiz bir hayatla yaşatırız. Ve böylelerinin ücretlerini, işleyip ürettiklerinin en güzelleriyle karşılarız.

Ahzab Suresi 35 Allah şu kişiler için bir affediş ve büyük bir ödül hazırlamıştır: Müslüman erkekler, Müslüman kadınlar, mümin erkekler, mümin kadınlar, itaat eden erkekler, itaat eden kadınlar, özü-sözü doğru erkekler, özü-sözü doğru kadınlar, sabreden erkekler, sabreden kadınlar, Allah korkusuyla ürperen erkekler, Allah korkusuyla ürperen kadınlar, sadaka veren erkekler, sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkekler, oruç tutan kadınlar, ırz ve iffetlerini koruyan erkekler, ırz ve iffetlerini koruyan kadınlar, Allah’ı çok anan erkekler, Allah’ı çok anan kadınlar.

Fetih Suresi 5 İnanmış erkekleri ve inanmış kadınları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokması içindir bu. Sürekli kalıcıdırlar orada. Ve onların çirkin davranışlarını örtüp gizlemesi içindir. İşte bu, Allah katında çok büyük bir kurtuluş ve eriştir.

Kadını yüceltmeyen bir toplum daima kaybetmeye mahkumdur, ki şu an İslam ülkeleri ne halde olduğunu görüyoruz. Yüce ALLAH’ın o güzel peygamberi kadınlara değer vermesine rağmen, sonradan gelen Emevi ve onun dayattığı din, Arap geleneğini dine sokmaya çalışmış ve başarmışlardır.

2) Uydurma Hadislerde Kadın:

Bilindiği gibi kadınlara en büyük baskıyı uydurma hadisler yoluyla yapmışlardır. Diyanet bile artık bunun farkına varmış olacak ki, hadis elemesine başlamışlardır. Malesef çok geç başladıklarını ve samimi olmadıklarını düşünmekteyim, çünkü aynı diyanet halen ilmihallerinde (güya) eledikleri hadisleri basıyorlar.

Şimdi şu hadisleri bir gözden geçirelim:

a) Eğer bir kimsenin bir kimseye secde etmesini emretseydim, erkeklerin kadınlar üzerinde olan haklarından dolayı kadınların erkeklere secde etmelerini emrederdim.
Tirmizi, Rada, 10/1159; Ebu Davud, Nikah 40/2140
Ahmed b. Hanbel, Müsned VI, 76; İbn Mace, Nikah 4/1852

Ey kadınlar! Eğer kocalarınızın size olan haklarını bilseydiniz, ayaklarının tozunu yüzlerinizle silerdiniz.
Hafız Zehebi-Büyük Günahlar- Sayfa 187

Utanmadan bir de Kur’an da geçen bazı ayetlerin tercümelerinde çarpıtmalar yaparlar. Böyle terbiyesizlikleri birkaç meal karşılaştırması yaparsanız kolayca görürsünüz. Yukarıda hadis diye bize satılan boş sözler, Kur’an-ı Kerim ile apaçık çelişki içindedir. Böyle bir şeyi ALLAH’ın peygamberi olan Abdullah oğlu Muhammed’in nasıl dediğine inanırsınız? Bu apaçık Resülü Ekreme karşı bir iftiradır!

b) Kocanın vücudu irin ile kaplı dahi olsa ve karısı onu yalayarak temizlese yine de kocasının hakkını ödemiş olmaz.
İbni Hacer El Heytemi 2/121
Ahmed b. Hanbel, Müsned, V, 239

Buyrun kabul edin bakalım nasıl edecekseniz. Ederken yalnız şunu da unutmayın, bu analara da geçerli, onlar da kadın değil midir?
Bu tür hadisleri takvim yapraklarında, ilmihal kitaplarında basarak kadınları halen bu tür saçmalıklara maruz bırakmalarından dolayı açıkca kınıyorum bunu yapanları! Bildikleri halde ALLAH hakkında yalan söylüyorlar.

c) Çok lanet ediyor ve kocalarınıza karşı nankörlük ediyorsunuz. Aklı başında bir erkeğin aklını sizin kadar çelebilen aklı ve dini eksik başka bir varlık görmedim.
Müslim, İman, 34/132
İbn Mace, Fiten 19/4003

Daha sonra Peygamberin eşi Ayşe bu tür safsatalara nasıl karşı çıktığını, ama bir türlü sözünü dinletemediğini göstereceğim. Bu hadis hem peygamberimize hem Kur’an’a, hem de akıl ve mantığa terstir!

ç) Yine bu zihniyet, Muhammed Mustafa’yı (salatü selam olsun ona) kullanarak kadınların çoğunu cehennemlik ilan etmişlerdir. Böyle korkunç hadisleri uyduran bir zihniyet, peygambere ne kadar iman ettiklerini sizin vicdanınıza bırakıyorum.

Ey kadınlar topluluğu! Sadaka veriniz ve çok istiğfar ediniz. Çünkü ben Cehennem halkının çoğunun sizler olduğunu gördüm.
Müslim, İman, 34/132
İbn Mace, Fiten 19/4003

Peki şu ayet ile bu hadis apaçık çelişki içinde değil midir?

Müslüman erkekler, Müslüman kadınlar, mümin erkekler, mümin kadınlar, itaat eden erkekler, itaat eden kadınlar, özü-sözü doğru erkekler, özü-sözü doğru kadınlar, sabreden erkekler, sabreden kadınlar, korunup sakınan erkekler, korunup sakınan kadınlar, sadaka veren erkekler, sadaka veren kadınlar, oruç tutan erkekler, oruç tutan kadınlar, ırzlarını koruyan erkekler ve ırzlarını koruyan kadınlar, Allah’ı çokça hatırlayan erkekler ve Allah’ı çokça hatırlayan kadınlar; bunlar için Allah bir bağışlanma ve büyük bir ödül hazırlamıştır.
Ahzab Suresi 35

d) Yukarıda da dediğim gibi yatak odasına girmekten bile çekinmemişler, adeta kadını (affınıza sığınarak diyorum) seks kölesi yapmışlardır!

Kişi kadınını yatağa davet eder de kadın kaçarak eşi sinirli bir şekilde gecelerse, melekler o kadına sabaha kadar lanet eder.
Sahihi Buhari 9/36

Bu külliyen yalandır, böyle birşey için Kur’anı kerimde tek bir ayet dahi bulamazsınız. Kur’an da olmadığı gibi bu tür rivayetler kadını küçük düşürme, hor görme ve kadını köle yerine koyma için uydurulan sözlerdir. Malesef halen bunlar ilmihal kitapların da mevcuttur.

e) Bir kadın kocasından boşanırsa o kadına cennet kokusu haram olunur.
Kadınlara Dîni Bilgiler sayfa 61

ALLAH’ın laneti yalancıların üzerinedir der Kur’an. Bu sözü yazan yarın cehennem ateşinden acaba kendini nasıl kurtaracak?
Bakın boşanma ile alakalı Allah ne diyor!

Bakara Suresi 227 Eğer boşanmaya kesin karar vermişlerse, şüphesiz Allah çok iyi işiten çok iyi bilendir.

Burada kadın boşanamaz diye birşey görüyor musunuz siz? Kur’an da bu konu Bakara suresinde ayrıntılı bir şekilde anlatılır. Dileyen oradan okuyabilir.
Boşanmak her insanın, yani erkek ve kadının hakkıdır. Kimse bunu engelleyemez. Tabi ki barışmak ve yuvayı ayakta tutmak daha güzel ve daha hayırlıdır ama Koca hayırsız ise Kadını o kocaya bağlamakta zulümdür!

f) Dövme yapan ve yaptırana, yüzdeki tüyleri aldıran ve estetik için dişlerini seyrelttiren kadınlara Allah lanet etsin.
Sahihi Buhari

Takma saç takan, taktıran, kaşları incelten, kaşlarını incelttiren, dövme yapan ve dövme yaptıran lanetlenmiştir.
Ebu Davud, Tereccul, 5

Eğer bir kadın peruk takarsa, eğer kol ve yüzüne dövme ya da ben yaparsa, yüzünden ve kaşlarından cımbızla kıl aldırırsa, yüzüne güzellik vermek için şekil değiştirirse lanetlenmiştir.
İmam Şarani – Uhudul Kubra – Sayfa 313, 867, 889

Bu yukarda ki alıntıya göre, Türkiye’deki kadınlarımızın yüzde doksanı lanetlidir! Kaşını aldırmayan Kadın tanıyor musunuz?

g) Bir hadise göre Ashabı Kiram karılarının pencere ve kapı aralıklarından dışarıyı seyretmelerini ve erkek görmelerini önlemek üzere evlerinin pencerelerini sıkı sıkıya kapatırlar, dışarıya bakanlara dayak atarlardı.
İmamı Gazali-İhyayı Ulumuddin 2/122

Tarihi okuyanlar bilir ki, kadınlar mescide giriyor, çıkıyor, toplum içinde serbest gezebiliyorlardı.

ğ) Kadınları zarar vermeyecek miktarda aç, aşırı gitmeyecek kadar da kıyafetsiz bırakınız. Çünkü kadınlar iyice doyar, güzelce giyinirlerse onlar için dışarı çıkıp gezmekten daha sevimli bir şey yoktur. Fakat onlar biraz aç, biraz da çıplak kalırlarsa onlar için evde oturmaktan hayırlı bir şey yoktur.
İbnül Cevzi, Mevzuat, II/282-283; Suyuti, Leali, II/154
İbn Arrak, Tenzihü’ş-Şeria, II/212-213

Kadınlarınıza evlerinin kapısında oturmamaları için yeni elbise yaptırmayın, çünkü elbiseleri güzel ve yeni olursa kalplerine dışarı çıkmak arzusu gelir.
İmamı Gazali-Kimyayı Saadet sayfa:178
İbn Ebi Şeybe, Musannaf, IV/II, 420

Peki bu analaramız içinde geçerli mi? Öyle ya, onlar da kadın değil mi? Hanginiz anasının yarı çıplak yarı aç yatmasına gönlü el verecek?

h) Yorumsuz kadınlarımızın bilgisine sunacağım Gazali’nin şu satırlarını. Okuyun ki din adına neler uydurulmuş görüp anlayasınız.

“Dışarı çıkması kesin gereken kadın ise kocasından izin aldıktan sonra dışarı çıkacak ve şu kurallara kesin uyacaktır:
1-Sıkı sıkıya örtünüp kötü giysilere bürüne,
2-Hiç çıkmamış gibi davrana,
3-Başını öne eğip kimsenin yüzüne bakmaya,
4-Kalabalığa karışmaya,
5-Erkeklerin bulunduğu yerlere yanaşmaya,
6-Herkesin dolaştığı sokaklardan uzak dura,
7-İşini bir an önce bitirip evine döne,
İmamı Gazali – İhyayı Ulumuddin – 2/290 ”

‘Kadın sekiz sıfatlıdır:
1-Giyim kuşam hevesinden maymun.
2-Fakir düşmeye razı olmadığından köpek.
3-Kocasına ve diğer insanlara kibrinden yılan.
4-Gece gündüz koğuculuk yaptığından akrep.
5-Evden eşya sattığından fare.
6-Erkeklere hile kurduğundan tilki.
7-Kocasına itaat ettiğinden dolayı koyundur.
İmamı Gazali- İhyayı Ulumuddin ‘

‘Şeriat isteriz’ diye feryat edenlerin getireceği rejimin bu olacağından emin olun! Bunları savunan yobazlara soruyorum “Hangi ayete bağlıyorsunuz bunu siz? ! “. Kur’an böyle bir şey diyor mu? Yok!
Kur’an demiyor ise siz kim oluyorsunuz da ALLAH adına böyle safsatalar uyduruyorsunuz?!

Nisa Suresi 32 Allah’ın, bir kısmınıza bir kısmınızdan farklı olarak lütfettiği şeyleri isteyip durmayın. Erkeklere kendi kazandıklarından bir pay var; kadınlara da kendi kazandıklarından bir pay var. Allah’tan, O’nun lütfunu isteyin! Allah, herşeyi iyice bilmektedir.

Bu ayet ile yukarı da ki verdiklerimizi nasıl bağdaştırıyorsunuz?
Diğer Ulemanın İmam Gazali hakkında ne dediklerini de göz önünde bulunduralım.

Iyaz b. Musa ebu’l Fazl el Yahsubi es Sebti el Maliki, meşhur ismiyle Kadı Iyaz, 1083’te Septe’de doğmuş ve özellikle fıkıh, hadis sahasında tanınmış bir İslam alimidir. Maliki mezhebine müntesiptir.

Kadi Iyaz Gazali için şöyle demiştir:

Şeyh ebu Hamid el-Gazali kendisi hakkında çok kötü haberler olan ve korkunç kötü kitapları olan biridir. Sufilikde çok ileri gitmiş, sufiliğin savunucusu ve davetçisi olmuş ve bu hususta meşhur kitaplar kaleme almıştır.
Kitaplarındaki bazı bölümler, kendi aleyhinde değerlendirilmiş ve ümmet onun kötü biri olduğuna hükmetmiştir. Allah onun gerçek durumunu bilendir.
Sultanın emri ve batıdaki ulemanın fetvası onun kitaplarının yakılması ve bu kitaplardan uzak durulmasıdır. Bu emir ve fetvaların gereği yapılmıştır.
Siyer en-nubela 19/327

Nevevi

Nevevi, Receb ayının ilk cuma günü kılınan Regaib namazı hakkında sünnetten midir, yapılması hoş olan bir amel midir yoksa bidat midir diye sorulduğunda şu şekilde cevap vermiştir:
Bu şeytani bir ameldir ve çok şiddetli biçimde eleştirilmiş bir bidattir.

Sonra şöyle devam etmiştir:
Birçok ülkede çok sayıda kişi tarafından bu namazın kılınıyor olması yahut Kutul Kulub veya İhyaı Ulumuddin gibi kitaplarda bahsi geçiyor olması seni aldatmasın. Bu hiçbir temeli olmayan bir bidattir.
el-Miyarul Magrib 1/300
Ibnü’l-Cevzi

el-Muntazam isimli eserinde şunları söylemektedir:
”Gazali İhyayı yazmaya Kudüsde başlamış ve Şam’da tamamlamıştır ancak, eserini sufilerin metodu ile yazarak fıkıh kurallarına riayet etmemiştir.”

Sultan Ali ibni Yusuf ibni Taşfin

Dönemin sultanıdır ve İhya’nın yakılmasını emretmiş ve yaktırmıştır. Zehebi onun hakkında şöyle der:

”Cesur, mücadeleci, adil, dinine düşkün, takvalı, erdemli, alimlere saygılı ve alimlerle iştişare eden biriydi.”
Siyer Alemun Nubela, (20/124) .

”Ali İbni Yusuf İhya’yı yaktırdı ve bu kararı döneminin alimlerinin icmasına dayanmaktaydı”
El-Miyar El-Mureb (12/185)

i) Hanefilerden bazıları kadının sesinin de avret olduğu görüşündedirler;
Fıkhus Siyre sayfa:400

Kuran da kadın sesi ile hiç bir şey geçmez. Kadın sesi avret felan değildir. Bunu iddia eden herkes din adına yalan söylemiş olur. Ebu Hanefi böyle bir şey ne söylemiştir nede istemiştir. Bu tür saçmalıklar sonradan onun adına uydurulmuştur.
Oysa Şaafi mezhebine göre kadının sesi avret değildir. Yani şöyle bir tablo çıkıyor şimdi karşımıza. Hanefi mezhebinden olan kadın konuşursa haram işliyor, Şaafi mezhebinden olan kadın konuşursa haram işlemiyor. Yani Hanefiye göre günah ve hatta bazılarına göre zina! Şaafiye göre gayet doğal.

Buyrun Şaafilerin görüşü.
Şâfiî mezhebi âlimleri ve diğer müçtehidler şöyle derler: “Kadının sesi avret değildir. Çünkü kadın alış veriş yapar, mahkemede şahitlikte bulunur. Bunun için sesini yükselterek konuşmak zorunda kalır.
(Tefsîrü Âyâti’l-Ahkâm, 2: 167.)

Ve Hanefi fıkıhının bu görüşüne göre Nebi yanlış yapmış oluyor! Niye mi? Şu hadise bakar mısınız lütfen:

Amr bin Şuayb rivayet ediyor:
Bir kadın yanında kızı ile birlikte Resulullaha (a.s.m.) geldi. Kızın kolunda iki altın bilezik vardı. Resulullah (a.s.m.) kadına sordu: “Bu bileziklerin zekâtını veriyor musun? ”
Kadın, “Hayır, vermiyorum” diye cevap verdi.
Bunun üzerine Resulullah (a.s.m.) tekrar sordu:
“Peki, kıyamette bu iki bilezik yerine Allah’ın sana ateşten iki bilezik taktırması hoşuna gider mi? ”
Kadın iki bileziği hemen çıkarıp Resulullaha (a.s.m.) uzattı ve “Bunlar artık Allah ve Resulüne aittir” dedi.(Tirmizî, Zekât: 12.)

Şimdi bu kadın Hanefi ise yandı ama Şaafi ise işi kurtardı. Tabii o zamanlarda mezhep yokturdu. Peki bu kadın ile konuşan Nebi hangi kitaba uyduda konuşmakta bir beis görmedi?
Elbette vahye uydu, yani Allah’ın kitabına!

ı) Kadınlara yazıyı öğretmeyin. Dikişi ve Nur Suresini öğretin.
İbnü’l Cevzi, Mevzuat II, 269

j) Bir kadın kocasından boşanırsa o kadına cennet kokusu haram olunur.
Kadınlara Dîni Bilgiler sayfa 61

Peki şimdi şu soruyu soracağım, Zeyd hanımını boşamıştır, bu durumda Zeynep anamız cehennemlik midir?

k) Kadının yeri soğumadıkça erkek, kadının oturduğu yere oturmamalıdır.
Kadınlara Dîni Bilgiler sayfa 24

Nisa Suresi 120 Şeytan, onlara söz verir, ümit verip hayal kurdurur, hurafeye/anlamını bilmeden okumaya iter. Ama o, onlara bir aldanıştan başka hiçbir şey vaat etmez.

Evet gördüğünüz gibi kadınlar üzerine uydurulan hadisler, ulema görüşleri, sözler, fıkıh vesaire hepsi Kur’an ile apaçık çelişki içindedir. 1400 yıldır din adına kadınlara zulüm yapılmıştır, şeriat adına en çok çile çeken hep kadın olmuştur!

“Üç şey namazı bozar: köpek, eşek ve kadın…” mealinde rivayet edilen sözü duyan Aişe, bunu rivayet eden Ebu Hüreyre’ye:
“Yazıklar olsun, bizi köpeklerle ve eşeklerle mi bir tutuyorsunuz.” diyor.

Ama Aişe’nin bu reddiyesine rağmen bu söz asırlardır Peygamberin sözü diye rivayet edilebiliyor.

(Devamı gelecek)
Mustafa Çelebi

KüN Photography adı altında Fotoğrafçıyım. Genelde doğa çekimleri yapmakla beraber, önüme ne gelirse affetmem o an çekerim. Ne küfür edeni severim ne küfür etmeyi. Atatürkçü, laik, biraz da deli bir yapım vardır. Dine büyük bir merakım olmakla beraber bazı konularda çok cahil kaldığımı itiraf etmeliyim. Futboldan misal anlamam, televizyon hiç izlemem, dolayısı ile dünyada olan bitenden genelde bir gün sonra haberim olur. Yani bugün kıyamet kopsa, benim ancak yarın haberim olur koptuğundan ;) Kısacası biraz düşünür, biraz da yazarım!

Siz de fikrinizi söyleyin!