Ekonomi,  Güncel - Aktüalite,  Kategorisiz,  Siyaset,  Sosyoloji,  Tartışma,  Toplum

Doğu Akdeniz’de Gerilim, 1 Eylül Dünya Barış Günü, Türkiye karşıtlığı Akdeniz de emperyalist ülkeleri bir araya getirdi, Karadeniz ekonomik işbirliği örgütü (KEİ), Kazakistan Anayasacılığı…

Doğu Akdeniz’de Gerilim
Almanya şansölyesi Merkel üç gün önce şu sözleri söyledi.

“Bütün Avrupa Birliği ülkeleri Türkiye’ye karşı Yunanistan ve Kıbrıs’ı (Güney Kıbrıs Rum Yönetimi) desteklemelidir.”

Gerçi daha sonra bu ifadesinin yanlışlığını fark etti ve geri adım atsa da diğer ülkeler ki başta Fransa olmak üzere ülkemizi hedef göstermeye devam ettiler.

Büyük önderimiz Mustafa Kemal’in ülkesine yani; Türkiye’mize yapılan bu seviyesiz kayıtsız kalmamalıyız.

Benim önerim çok net ve çok açık. Derhal Büyük Millet meclisimiz tek bir gündemle toplanmalı tüm siyasi partilerimizin ortak kararı ile Avrupa Birliği’nden ayrıldığımızı tüm dünyaya ilan etmeliyiz. (Büyük önderimiz Mustafa Kemal’in Milletler Cemiyetine ülkemizi nasıl soktuğunun biliyoruz.)

Göreceksiniz, bu olaydan sonra ülkemizi tekrar geri çağırmak için ne kadar gayret göstereceklerine tanık olacağız.

Nüfusu 520.000 olan bizim küçük bir ilçemiz kadar olan Lüksemburg Dışişleri bakanı Jean Asselborn;

“Türkiye’nin gelecek on beş veya yirmi yılda Avrupa Birliğine girmesinin mümkün olmadığını düşünüyorum.”

Bunun gibi başka küçücük ülkelerin Türkiye’mize saldırılarını içimize sindirmek çok acı.

Bu yazımın bu bölümünü sonlandırırken yine Büyük önderim Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözlerini önemsiyorum.

“Efendiler; Avrupa’nın bütün ilerlemesine, yükselmesine ve medenileşmesine karşılık Türkiye tam tersine gerilemiş ve düşüş vadisine yuvarlanmıştır. Artık durumu düzeltmek için mutlaka, Avrupa’dan öğüt almak, bütün işleri Avrupa’nın emellerine göre yapmak, bütün dersleri Avrupa’dan almak gibi bir takım zihniyetler belirdi. Oysa hangi bağımsızlık vardır ki yabancıların öğütleri ile ve yabancıların planları ile yükselebilsin. Tarih böyle bir olayı kaydetmemiştir”

1 Eylül Dünya Barış Günü
Tespit; virüs salgını sonucu tüm dünya ülkeleri çok ciddi ölçülerde küçülecek. ABD için %32, ülkemiz içinde %12 gibi tahminler var. Bu koşullarda bile dünya silahlanma yarışına ne kadar kaynak ayırıyor?
Geçtiğimiz yıl silahlanmaya 1 trilyon 680 milyar dolar. En fazla silahlanan ülkeler ise Ortadoğu ülkeleri. Türkiye ise 11 milyar dolarla bölgede 5 inci sırada bulunduğu koşullar nedeni ile silahlanmada kaynak ayırmak zorunda.

Benim bir hayalim var. Düşünüyorum hiç olmazsa 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeni ile tüm dünya liderleri barıştan söz etsin. Büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün “Dünyada Barış Yurtta Barış” sözü tüm dünyamızda yankılansın.

Ve o gün yani 1 Eylül günü birbirleri ile mücadele eden ülkeler, mesela Türkiye ve Yunanistan güçleri birbirlerini ziyaret etsinler barışın ne kadar anlamlı olduğunu bir gün olsun yaşamalıyız.

Aslında Akdeniz de doğal gaz kavgası yok, sadece iki ülkenin milliyetçi güçlerin gazını alma girişimi var.
Bu konuda başarılı olamazsam benim barışa olan çok güçlü tutkum olarak kalsın.

Türkiye karşıtlığı Akdeniz de emperyalist ülkeleri bir araya getirdi
Kıbrıs (Güney Kıbrıs Rum yönetimi) Yunanistan, İtalya ve Fransa 26 Ağustos günü savaş tatbikatı başladı.

Bana göre “Şu Yunanlılar galiba 26 Ağustos’ta Dumlupınar’daki ağır yenilgiyi çok çabuk unutmuşlar.”
Savaş tatbikatlarının adı Eunomia (hukuku temsil eden tanrıçadan adını almış).

Fazla geriye gitmeyelim. 22 Ocak 2019 Fransa ile İtalya arasında Afrika’yı sömürge kavgası iki ülkenin büyükelçilerini geri çekecek kadar büyüdü. Aslında bu kavga yıllardır devam ediyor. Ancak sıra Türkiye düşmanlığına gelince bu iki sömürgecilikte sınır tanımayan emperyalist ülkeler savaş tatbikatı yaparak utanmadan bir araya gelebiliyorlar. Bu utanç verici savaş tatbikatını şiddetle kınıyorum.

Karadeniz ekonomik işbirliği örgütü (KEİ)
Türkiye Karadeniz de Zonguldak açıklarında 320 Milyar m3 doğal gaz bulunca aklıma bir zamanlar ülkemizin öncülüğünde oluşturulan ve Karadeniz’e kıyısı olan ülkelerini kapsayan bir antlaşma geldi.

Karadeniz’de kıyısı olmayan bazı ülkeler de ülkemize başvurarak bu işbirliğine katılmak istediler. Bunlar Arnavutluk, Yunanistan ve Azerbaycan’dı. Diğer ülkeler ise Karadeniz’e kıyısı olan ülkeler Bulgaristan, Romanya, Rusya, Ukrayna, Gürcistan.

Bu örgüt çok iyi niyetli olarak kurulmuştur. Sekretaryası halen İstanbul’dadır. Çok kapsamlı çalışma gurupları oluşturulmuştu.
a) Bilim ve Teknoloji işbirliği
b) Bankacılık ve finans işbirliği
c) İstatistik ve veri paylaşımı.
d) Karşılıklı ticareti geliştirmek
e) Çevre koruma
F) Turizm
g) Enerji

Ayrıca her ülkenin belirli şehirleri arasında işbirliği önerilmiştir. Ne yazık ki bu kadar iyi niyetle kurulmuş bu örgüt başarılı olamamıştır. Türkiye Yunanistan gerilimi, Azerbaycan Ermenistan gerilimi,
Rusya Ukrayna gerilimi gibi çekişmeler bu projeye gölge düşürmüştür.

Karadeniz’in bir dostluk, uygarlık denizi olmasını gönülden diliyorum. Bu gün değilse bile bir gün mutlaka olacağına inanıyorum.

Kazakistan Anayasacılığı
Bu yazı 27 Ağustos 2020 günü Cumhuriyet gazetesinde yayınlandı. Ben herkesin bu yazının tamamını okumasını öneriyorum. Kazakistan Cumhuriyeti Anayasa Konseyi başkanı Kayrat Mami tarafından kaleme alınmış.

Diyor ki Mami;

“Bu yıl Kazakistan Cumhuriyeti Anayasası’nın 25 inci yıl dönümünü kutlamaktayız. Amaç anayasamızın toplumdaki itibarını yükseltmek, ülkede güçlü bir hukuk devleti oluşturmaktır”

Yazı şöyle devam ediyor;

“Kazakistan Anayasası 25 yıl zarfında etkinliğini gösterip önemli, sosyal ekonomik, siyasi ve diğer yeni oluşumlara temel teşkil etti, anayasamızın hâlihazırdaki potansiyeli ülkenin hızlı bir şekilde gelişmesine hizmet edeceğini göstermektedir”

NOT: Bizim ülkemizde neredeyse 150 yılı aşkın anayasa deneyimi olan Türkiye ve üstelik büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün tüm dünyaya örnek olan Anayasamızın olduğu bu ülkede dost Kazakistan Anayasasını kıskandım doğrusu.

Hele bugün ülkemizin çok değerli Anayasa profesörlerini durumlarını görünce!!!

ÇOK ÖNEMLİ NOT: Sayın Osman Akbaşak son yıllardaki yazılarımı topladı. İlgilenen dostlarım şuradan ulaşabilirler:
http://www.osmanakbasak.com/Konuklarim/Orhan_Ayber/Orhan_Ayber_Yazilar.htm

Siz de fikrinizi söyleyin!