Deneme,  Güncel - Aktüalite,  Kategorisiz,  Şiir,  Toplum

Aşk Ağlatır Dert Söyletir, diye diye…

Dünyada ilkel topluluklardan beri, yazıdan ve tekerleğin icadından da öncelikli olarak,
İNSANIN, İNSANLIĞIN İLERLEME, MEDENİYET ve ÇAĞDAŞLIK adına ilk kıstası, eylemi ve tercihi;
AŞKTIR AŞK..!
Kadına kadınlığı; Hak ettiği şekilde, sosyolojik olarak betimleyip,
Toplumsal statüdeki yerini, konumunu, işlevsel rolünü.
Hak ettiğince olmasa olamasa da…
Ellerden gelip dillerinin döndüğünce,
Kendilerince, dahası çaplarınca ve düzeylerince ONURE EDEREK..!
Kayıt altına alarak; kanıtlı, belgesel statü mirası olarak; 
Kendilerinin, zamanın, hayatın ve yaşananların…
Çatışma ve uzlaşma kültürünün eleğinden, eleyip;
Sağ duyu, akıl ve duygu süzeğinden geçirilmişliğinde.
Gelenek, görenek ve ananelerinin, işleyişinin yanı sıra,
Gelecek nesillere örnek, öncelikli sosyolojik, hukuksal miras olmacasına.
Korunup, geliştirilerek, sonraki SOSYAL ve TOPLUMSAL YASAYA ve İŞLEYİŞE temel oluşturma adına.
Tarihsel önemi asla küçümsenmeyecek, yadsınmayacak halde konumlandırarak.
Toplumsal yapıdaki ve şemsiyede ki yerini,
Belirli, tarifli, tanımlı olarak!
Ortak akılla toplumsal müşterekte tarihi adımını atıp,
Eylemini şekillendirip, sadece tarihin sayfalarına değil!
En özlü anlaşılır, ortak kabulü ilan ve tebliğ edilmiş, kabul görmüş karar olarak.
KADINLIĞI HAK ETTİĞİ ŞEKİLDE TANIMLAYIP, TARİF EDEREK…
Varılıp, erişilen, yüceltilip, onure edilen, bunu imzalarla ve hür irade beyanlarıyla, toplumsal olarak, taçlandırıp…
Bundan sonraki süreçte, gelecek zamanlarda örnek ve temel teşkil edecek, kurallar manzumesinin doğruluk ve objektifliğin muhafaza edilerek, hak ettiği öneme, yere, değere uygunlukla…
Daha da önemlisi, ödünsüzce tarihe kaydedilen ilk, önemli ve örnek oluşturacak esasla, ilerideki hallerde, emsal olarak, tarihe kayıt edilmiştir.
O gün bu gündür tarihe kayıt edilen ilk önemli devinim ve eylemi,
Kadının, kadınlığın hak ettiği saygınlığa, eriştiği emsalsiz üstünlüğe asla halel getirilmemecesine…
Kadının ‘’ – BEREKET SEMBOLÜ ‘’ olarak da baş tacı edilerek; 
Bu tarihi kazanımın korunup-kollanmasının, tek taraflılıkla kadına bırakılmayarak…
Erillerin de bu dayanışmayı cesurca ve cömertçe sunarak…
Cinsiyet ayırımcılığına son vermek adına da anlamlı, değerli, onurlu bir tavır ve dayanışma sergilenir.
O, çağın göz kamaştıran ışıltılılığında ÇOK TANRILI DİNLER dediğimiz;
Bağrında, PAGANİZMİ, ŞAMANİZMİ, hatta SATANİZMİ OLDUĞU GİBİ…
GÖKSEL KÖKENLİ TANRIÇA VE TANRILARI DA BARINDIRAN, inançlar silsilesinde…
O günün atmosfer ve koşullarını yansıtan, baş tacı edilen TANRIÇALAR ve TANRILAR…
Tapılan İLAHELER ve İLAHLAR…
AŞK ADINA TERCİHLERİNİ, VAZ GEÇİLMEZLERİNİ…
HATTA, OLMAZSA OLMAZLARINI…
YİNE, İNSAN ÜSTÜNDEN VE ONUN DİLİYLE SÖYLEYİP YÜCELTMİŞLİĞİNDE…
‘’ – NE YAZIK Kİ GİTTİKÇE ERİLLEŞEN ÜSLUPLA..! ‘’
Kadının, AŞK ADINA TERCİHİNİ, BEĞENİSİNİ, DUYGU VE KARARLARINI…
HASILI, MUTLULUĞUNU OLDUĞU KADAR..!
Yanılgı, yenilgi ve hüsranlarını, yitirdiklerini, mutsuzluğunu…
Kendi elleriyle, adeta peşkeş çekerek…
‘’ – ERİLLER LEHİNE ..! ‘’ vaz geçtiklerini gizli yada aşikar ortaya koyarken bile.
Kapasitelerini, kavradıklarını, her zaman olmasa olamasa da AŞK’I, BAŞ ÜSTÜ yaparak;
Kendilerince, ödüllendirip, taçlandırarak.
Hoyratlığın, zulmün, dahası; pek çok zaman ve yerde gerçeğin KARA YÜZÜNÜ allayıp, pullayıp,
Sulandırarak yazıp, söylediklerinde dillenen, yüreğin sesi olarak…
Aşkı kutsayarak…
Aşkın görülmeyen karanlık yüzünü, insanlığın KARA, UTANÇ SAYFASINA yazmaya elleri varmayarak…
Kemliği, kötülüğü, ihaneti, hainleri konduramamanın, ezinci ve elemiyle…
Acıyı bal eyleyerek, yazmanın talihsizliğiyle dillendirip,
Yine de ve inadına AŞK DİYE, DİYE AŞKI YAZMIŞLARDIR..
Zamanların… Ömürlerin ve insanlığın…
Aklı-Karalı tarihsel menkıbesini yazdılar, yazıyorlar ve ‘İNADINA AŞK’ diye diye…
Gülerken,ağlayan halleriyle, yazacaklardır…
İnsan nesli, türünün son örneği, dünyadan elini-ayağını çekmedikçe;
Aşkı, nimet, illet ve zillet kılan, insandır..!
Gerçeğinin ışığında… Daha da yazacaklar…
‘’ – AŞK AĞLARIR, DERT SÖYLETİR..! Diye diye..!
  – AŞK AĞLARIR, DERT SÖYLETİR..! Diye diye..! ‘’

Mualla SEZGÖR YASSIBAŞ / İSYANİ, Almanya 29 / 04 / 2020 Saat ; 11_36

Siz de fikrinizi söyleyin!