Ebeveyn,  Psikoloji

Ağaç Yaşken Eğilir

Değerli okuyucularım uzun süredir sizlerle ayrı kaldık, umarım beni mazur görürsünüz zira; bu geçtiğimiz süreçte klinik psikoloji yüksek lisansımı bitirdim. Bu sefer sizler için ‘’Doğa’’ ve psikolojiyi birleştirmek istedim. Konu başlığını düşünürken ilk aklıma ‘’Ağaç yaşken eğilir’’ atasözü geldi. Çocuklarımızın ruh sağlıklarının normal olması adına 0-6 yaş (en önemli gelişim dönemi) dahil ergenliğin sonuna kadar olan bu süreçte çocuklarımıza ne verebilirsek, yetişkinlik dönemlerinde de o ölçüde sağlıklı bireyler oluyorlar. İşte bu yüzden hem psikoloji çerçevesinden hem de kültürümüzün en önemli öğelerinden, atasözlerimizden yola çıkarak; sizlerle nasıl çocuklarımız ile sağlıklı iletişim kurarız ona değineceğim.

Sizler için 8 anne baba tutumunu derledim. Bu tutumları şu şekil de özetleyebilirim.

1. Baskıcı ve Otoriter Anne-Baba Tutumu:

Aile katı, kuralcı ve disiplinlidir. Anne/baba veya her ikisinin de otoriter tutumu karşısında, çocuk nazik, dürüst, disiplinli, yardımsever ve dikkatli olmasına rağmen, ürkek, çekingen, kendine güveni olmayan veya çok zayıf, başkalarının etkisi altında kalabilen, duyarlı, korkak, kendi başına iş yapma yeteneği gelişmemiş bir yapıya sahip olabilirler.

2. Aşırı Hoşgörülü Anne-Baba Tutumu:

Bu tip ailelerde çocuk tek hükmedendir. Aile tüm hayatını çocuğun istek ve arzusuna göre belirler. Aile çocuğa aşırı sevgi gösterirler. Bütün tutumları dengesiz ve çocuk merkezlidir. Bu tip ailelerde çocuk ne derse o olur. Böyle ailelerde yetişen çocuklar; bencil, sevgi arsızı, kural tanımayan, doyumsuz kişilik yapılarına sahip olabilmektedirler. Bu çocuklar ev hayatı ve sosyal hayatta geçimsiz, sosyal yönleri zayıf ve benmerkezci bir yapıya sahip bir görünüm çizerler.

3. Kararsız ve Dengesiz Anne-Baba Tutumu:

Bu tip aileler genellikle anne ve babanın iyi anlaşamadığı ve her iki tarafın da baskın karaktere sahip olduğu ailelerdir. Anne/babanın çocukla ilgili bir konuda ak dediğine, diğeri kara diyebilmekte çocuk hangisine bakacağına, hangisine uyacağına karar verememekte çoğunlukla kararsız kalarak herhangi bir tepki vermemeyi tercih etmektedir. Bu tip ailelerde yetişen çocuklar genellikle kararsız, her türlü etkilenmeye açık, tutarsız, çabuk karar değiştirebilen çocuklardır. Aynı zamanda duygusal açıdan sakat bir yapıya sahip olmaları da mümkündür.

4. Aşırı Koruyucu Anne-Baba Tutumu:

Çocuğun her zaman, her an kontrol altında tutulduğu, aşırı ilgi ve alaka gösterildiği, zarar gelebilir endişesi ile gündüzleri bile sokağa çıkması bile istenmediği veya kısıtlandığı aile tipidir. Bu tip ailelerde yetişen çocuklar, aileye aşırı bağımlı, öz güveni olmayan, duygusal açıdan zayıf, sıkıştırıldığında başkalarına suç atabilecek yapıda olabilmektedirler. Bu bağımlılık hali genelde ömür boyu sürmekte ve ailesinden gördüğü şeyleri eşinden de beklemektedirler.

5. Hoşgörülü ve Güven Verici Anne-Baba Tutumu:

İdeal aile tipine uygun bir yapıdır. Bu tip ailede temel kural ve kısıtlamalar haricinde çocuklar özgür bir şekilde, fakat sorumluluklarının bilincinde olarak yetişirler. Birey olmanın ayrıcalığına varan çocukların öz güvenleri tam, sosyal ilişkiler kuvvetli ve geleceğin ideal yetişkin adaylarıdır.

6. Tutarsız Anne-Baba Tutumu:

Bu tip ailede genelde kurallar yok anlık çözümler, anlık kavgalar ve anlık mutluluklar vardır. Çocuk için konulan kuralların bazen çok katı bir şekilde uygulandığı, bazen de hiç yokmuş gibi davranıldığı tutumlar; çocukta güvensizlik, kurallara karşı kayıtsızlık, çözümün parçası olmayı reddetme, kararsız ve kişiliksiz karakter yapısı meydana gelebilmektedir.

7. Reddedici Anne-Baba Tutumu:

Çocuğun sağlık hizmetlerini aksatarak çocuğun aslında istenmediğini hissettirmek ve çocuğa karşı düşmanca tutumlar beslemek olarak tarif edilebilir. Bu tip ailelerde yetişen çocuklarda kendisinden daha zayıf olanı ezme, tüm çevresine karşı nefret besleme, kimseye güvenememe, çevresindekilere düşmanca tutum sergileme düşüncelerine sahip olabilirler.

8. Mükemmeliyetçi Anne/Baba Tutumu:

Bu tip aileler genellikle kendilerinin yapamadıklarını, yaşayamadıklarını çocuklarından bekleyen, biraz egosu yüksek ailelerdir. Genellikle benmerkezci bireylerin oluşturduğu bu ailelerin çocuklarında; yaptığı işi beğenmeme, yetersiz olduğu duygusu, devamlı olarak başkalarını mutlu etmeye çalışma duyguları görülebilir.

9. Ayrımcılık Yapan Anne-Baba Tutumu:

Anne/babanın veya her ikisinin de ayrımcılık yapmadıklarını söylemelerine rağmen çocukları arasında ayrımcılık yapmaları, sevdikleri çocuklarını, diğerlerinden ayırarak kayırmaları sonucu kayrılan ve dışlanan çocuklarda duygusal kırıklıklar oluşur. Birbirlerine düşman olurlar ve sosyopati gelişebilir.

Bu anne baba tutumları modellerinden en ideali 5 numaralı ‘’Hoşgörülü ve güven verici ‘’ modeldir. Çünkü bu model ile yetişen çocuklar özgüvenli, sorumluluk bilinci olan, oto kontrollü, okul başarısı olan, neşeli, psikolojik problemlere karşı dayanaklı, sosyal çevresiyle uyumlu, kişisel-sosyal becerileri yaşına uygun ve mutlu çocuklar oluyorlar. Bu ve benzeri birçok artılar yetişkinlik dönemlerinde iş hayatların da ve sosyal çevrelerin de sağlıklı kararlar vermelerine sebep oluyorlar. Sağlıklı karar verebilmek için sağlıklı düşünebilmek gerekiyor eğer sağlıklı düşünebilirsek de sağlıklı davranışlarımız oluyor. Hepsinin bütününde de sağlıklı bireyler meydana geliyor. Sağlıklı bireylerin olduğu yerde de sağlıklı toplum oluyor. Yani değerli anne babalar siz çocuklarınızı eğer ‘’Hoşgörülü ve güven veren’’ aile modeli ile yetiştirirseniz toprakta ki fidanda sağlıklı bir şekilde büyür ve koca bir çınar olur. Bundan tam 97 yıl önce toprağa bir tohum düştü o tohum büyüdü fidan oldu daha sonra nice fırtınalara dayandı ve koca bir çınar oldu o çınardan birçok çınar türedi ve koca bir orman oldu. İşte bu ormanı bize emanet eden ve doğa bilincini aşılayan ‘’Toprak Dede’’ Hayrettin Karaca’yı rahmet ve minnetle anıyorum. Psikolojinin en önemli görevlerinden çocuk ve ergen ruh sağlığının koruyucu hizmetlerinde doğanın yeri ve görevi çok büyüktür. Bizlere bu bilinci aşılayan ‘’Toprak Dede’’ Fahrettin Karaca’ya bütün ruh sağlığı çalışanı psikologlar adına teşekkürü bir borç bilirim…

Uzman Klinik Psikolog Yağız ATA

KAYNAKLAR:

1-Amasya Üniversitesi,Eğitim Fakültesi Dergisi,2(1),115-144,2013

2-Çocuğun Cinsel Eğitimi, Yard.Doç.Dr.Necla Tuzcuoğu, Yard.Doç.Dr.Semai Tuzcuğlu,2007

3-Aile ve Toplum Eğitim, Kültür ve Araştırma

Uzman Klinik Psikolog

Siz de fikrinizi söyleyin!