Ekonomi,  Siyaset,  Tarih,  Tartışma,  Toplum

Güç Kimde?

Şu tanımı herkes bilir: Üretim araçlarının özel kişi ve kuruluşların elinde olduğu sisteme “Kapitalizm” denilir.
Kapitalizmin birkaç türü var, başlıcaları şunlar: Serbest Piyasa Kapitalizmi ve Devlet Kapitalizmi.
Kapitalistlerin tek bir amacı vardır: Para kazanmak, çok kazanmak, her koşulda kazanmak, hep kazanmak!
Amerika, İngiltere ve Avrupa ülkelerinde ekonomik ve siyasi güç, Serbest Piyasa Kapitalistlerinin elindedir. Bu kişiler, bulundukları ülkelerin iç ve dış politikalarının belirlenmesinde baş rolü oynarlar.

Değerli Dostlar,

Amerika, İngiltere ve Avrupa ülkelerinin sade vatandaşları, özellikle milliyetçi olanları Rusya’yı bir “düşman“ olarak görebilirler. Oysa bu ülkelerdeki Serbest Piyasa Kapitalistlerin kitabında “milliyetçilik” gibi bir kavram yer almadığı gibi “düşman“ sözcüğü de yoktur! Doğduğu yer, etnik kökeni ne olursa olsun her “para babası” ile rahatlıkla ilişki kurar, kısa zamanda kol kola, omuz omuza gelebilirler!
Şimdi sizlere bu yazdıklarımın kanıtlarını sıralayacağım.

Rus iş insanları İngiltere’nin iş ve politika alanlarında çok önemli rol oynuyorlar. Bazıları siyasi partilere yüklü miktarda para bağışlıyor, bazıları da medyada ve endüstride yatırımlar yapıyor. Bu Rus iş insanlarının tümünün Londra’nın en pahalı semtlerinde evleri, köşkleri var, sık sık Moskova’ya gidip geliyorlar.

• Rus Alexander Lebedev, zarar eden İngiliz gazetesi Evening Standard’ı aldı, başına oğlunu oturttu. Lebedev, Sovyetler Birliği döneminde, istihbarat örgütü KGB’nin ajanıydı. Çöküşten sonra bankacılık ve medya sektörüne girdi.
• Başkan Putin yanlısı olan Lebedev, Rusya’nın Kırım’ı ele geçirmesini destekledi.
• Son yıllarda Lebedev, İngiliz Başbakan Boris Johnson ile çok yakın ilişkiler kurdu. 2018 yılında Boris Johnson, yaz tatilini Lebedev’in İtalya Pergua kentindeki villasında geçirdi. Milletvekili Genel Seçimlerini kazandığının ertesi günü Boris Johnson, Lebedev’in 60. yaş dönümü partisine katıldı.
• Moskovalı Alexander Mamut 2011 yılında, Londra’nın en büyük kitap mağazaları zinciri Waterstones’u 53,5 milyon Sterline satın aldı. Oğlu, bir ünlü özel okulda lise eğitimi gördü.
• İrlandalı eski milletvekili David Burnside, ‘New Century Media’ adında bir iletişim şirketi kurdu, bu şirket aracılığıyla Kremlin’in önde gelen siyasetçilerini İngiliz Konservativ Partisi’nin (günümüzde iktidarda olan parti) üst düzey yöneticileriyle tanıştırdı. Önemli ilişkilerin kurulmasına aracılık yaptı.
• Eski istihbarat örgütü KGB’nin yerine kurulan FSB’nin bir üst düzey görevlisinin oğlu olan Nalobin, “Rusya’nın Konservativ Dostları” adlı bir parlamenter grup kurdu, 2012 yılında bu grup, Londra’nın en pahalı semtlerinden olan Kensington’daki Rus Büyükelçiliği konutunda bir öğle yemeği partisi verdi. Davetliler arasında Milletvekili John Whittigdale ve Boris Johnson’un nişanlısı (şimdiki eşi) Carrie Symonds da vardı.
• İngiliz pasaportları da olan milyarder Ruslar, milletvekili genel seçimlerinde İngiliz Konservativ Parti’ye 3 milyon Sterlin bağışta bulundu. Eski Rus savunma bakanı Alexander Temerko, Konservativ Parti’ye 1 milyon 300 bin Sterlin para verdi ve çok sayıda Konservativ Parti milletvekiline parasal bağışlarda bulundu. Büyük miktarda para alanlardan biri de, İngiliz Parlamentosu İstihbarat ve Güvenlik Komisyonu üyesi Mark Pritcard idi.
(Bu yazımızın görseli olarak kullandığım fotoğrafta, Alexander Temerko’yu Boris Johnson ile çok sıcak bir pozda görüyorsunuz.)
Temerko, İngiliz Parlamenosu’nda Boris Johnson’un çok sayıda kilit elemanına yüklü miktarda para dağıttı.
• Çok yakın iki dost olan Temerko ve Boris Johnson, birlikte şarap içiyor, bir birlerine ‘Saşa’ diye sesleniyorlar.
• Putin hükümetinde finans bakanı yardımcılığı yapmış olan Temerko’nun karısı Lubov Chernukhin, İngiliz Konservativ Pati’ye 1 milyon 700 bin Sterlin bağışta bulundu.
Milyarder Ruslar İngiltere’de futbol kulüpleri, petrol ve gaz şirketleri ve onlarca milyon sterlinlik köşkler, villalar satın aldı. Milyarder Ruslar yalnız ekonomik değil siyasi ve kültürel alanlarda da etkili konumlara geldiler.
Milyarder Ruslardan biri olan Roman Abramoviç, 2003 yılında ünlü futbul kulübü Chelsea’yi 140 milyon Sterline satın aldı. Chelsea, 2017 yılında İngiliz Premier Lig’de şampiyon oldu. Çok sayıda şirket ve emlak alan Roman Abramoviç, Londra’nın en zengin semti Kensington’da, 2011 yılında, 15 yatak odalı bir köşkün 90 milyon Sterline sahibi oldu.
Enerji ve metal şirketleri sahibi Rus Deripaska, Londra’ya yerleşti ve Konservativ Parti’nim Lordlar Mecliisi’ndeki üyesi Lord Barker’ı şirketlerinin yönetim kurulu başkanı yaptı. Lord Barker, 4 milyon Sterlin bonus aldı.

Değerli Dostlar,

Şimdi gözlerimizi Avrupa’ya çevirelim. Bakalım oradaki Serbest Piyasa Kapitalistleri ne tür ilişkiler kuruyor, ne tür bağlantılar yapıyor.

Fransa eski başbakanı Fillon, Rusya’nın petrokimya devi Sibur’un yönetim kuruluna seçildi.
Avusturya’nın eski dışişleri bakanı Karin Kneissi, Rusya’nın en büyük petrol şirketi Rosneft’in yönetim kuruluna seçildi.
2017 yılında, Rosneft’in yönetim kurulu başkanlığına getirilen Almanya eski başbakanı Gerhard Schroeder yılda 600 bin Dolar kazanıyor.

Değerli Dostlar.

Bugünlerde sanki Rusya ile ABD arasında bir savaş çıkacakmış gibi hava estiriliyor.
Başta Almanya ve Fransa olmak üzere Avrupa ülkelerinin Rusya’ya düşman gözüyle baktığı algısı yaratılıyor.
Tüm bunlar; ABD, İngiltere ve Avrupa ülkelerindeki sade vatandaşlarını oyalamak, uyutmak amacıyla piyasaya sürülen dedikodular.
ABD, İngiltere, Avrupa ülkeleri ve Rusya’daki Serbest Piyasa Kapitalistleri bu tür olasılıklara fırsat verirler mi?
“Para kazanmak, çok kazanmak, her koşulda kazanmak ve her zaman kazanmak” ilkesinde birleşmiş, bütünleşmiş Serbest Piyasa Kapitalistleri hiç çıkarlarını tehlikeye atarlar mı?
Dünyada güç, artık Serbest Piyasa Kapitalistlerinin elinde!

Yılmaz Dikkbaş
0532 233 31 52

Siz de fikrinizi söyleyin!