Biyografi,  Tarih

Barbaros Hayreddin Paşa

Dünya tarihine bakıldığında bazı tarihsel kişiliklerin diğerlerine göre öne çıktıkları ve anıtlaştıkları görülür. Bunlardan birisi kuşkusuz dünya denizcilik tarihine damga vurmuş, asırların ötesine geçebilmeyi başarmış Barbaros Hayreddin Paşa’dır.

Büyük Türk Denizcisi Barbaros, 1478 yılında Midilli’de doğmuştur. Tımarlı Sipahi olan bir Türk ailesinden olup, Yakup adlı sipahinin dört çocuğundan biridir. Ağabeyi Oruç’la birlikte genç yaşlarda korsanlığa başlamıştır. Cezayir’de çarpışma esnasında ağabeyi Oruç Reis’in şehit düşmesi yaşamında bir dönüm noktası olmuştur. Ağabeyinin anısını sürdürmek için sakalını ve saçlarını kına ile boyayıp onun gibi ”Kızıl sakal” anlamında Barbaros adını benimsemiştir.

1516 yılına kadar İspanyol’ları Cezayir’den çıkaran Barbaros, ana yurdu ile ilk temasını 1515 yılında Osmanlı Padişahı Yavuz Sultan Selim Han ile yapmıştır. Nihayet Osmanlı yönetimi Batı Akdeniz’de bir üs oluşturabilmek için Barbaros’un resmi sıfatı olan Cezayir Sultanlığını 1519 yılında tanımış ve onu “Hayreddin” sıfatıyla onurlandırmıştır. 1532 Ağustos ayı ortalarında Kanuni Sultan Süleyman Han’dan müsaade isteyen Barbaros İstanbul’a gelmiştir.

Güzel bir kış günü 27 Aralık 1533’te tüm İstanbulluların masal kahramanı gibi beklediği Barbaros, 18 reisi ve mahiyeti ile birlikte Dersaadet’e ayak basmıştır. Ertesi gün padişahın huzuruna çıkan Barbaros’a Paşa ünvanı ile birlikte Gelibolu Kaptanlığı, Cezayir Beylerbeyliği ile Kaptan-ı Derya makamı verilmiştir. Barbaros ile birlikte Kaptan-ı Derya makamı çok büyük yetkilerle donatılmıştır. Barbaros’un 16 yüzyılda devlet içindeki konumu düşünüldüğü vakit uzun yıllar bir daha benzeri görülmeyecek bir durum gözümüze çarpmaktadır.

O’nun bu konumu 27 Eylül 1538 tarihinde kazandığı Preveze Deniz Zaferi ile dünya denizcilik tarihinde tam anlamıyla yerini bulmuştur. O zamanki genel taktiğe aykırı olarak, çoklu hat üzerinde dizilip büyük gemilerle ateşli silah gücünü göstermek yerine, tekli hat üzerinde “Üç hilâl” biçiminde dizilip manevra ve hız kabiliyeti daha yüksek hafif gemilerle çarpışmayı tercih etmiştir.

Sonuç olarak kendisinden üç kat büyük bir gücü yenmeyi başarmıştır. Bu sonuç yaklaşık 150 yıl sürecek Akdeniz egemenliğinin de başlangıç noktası olmuştur.

Barbaros Hayreddin Paşa Türk denizcilik tarihinin en büyük zaferi olan Preveze Deniz Savaşı’ında tüm dünyaya nam salmış sancağını göndere çekmiştir. Bu sancak aslında içerdiği manasıyla rakiplerine büyük bir mesaj vermiştir.

Sancaktaki sembol ve yazılar olan Allah’ın birliği, O’nun peygamberi olan Hz. Muhammed’e zaferin müjdelenmesi, dört halife, Hz. Ali’nin kılıcı Zülfikar, Hz. Fatma, Hz. Ali, Hz. Hasan, Hz. Hüseyin’i temsil eden Penc-i Ali-i Aba ve denizcilere uğur getirdiğine inanılan Hz. Süleyman mührü büyük bir medeniyet düşüncesinin işlenmiş hali gibidir. Bu sancak Türk Cihan hakimiyeti mefkuresinin göklerde dalgalanan sembolü olmuştur.

Ağabeyi Oruç reisin şehadetinden sonra onun açtığı yolda ilerleyen Barbaros, “Türklerin Hindistanı” denilen Cezayir’de zulümden kaçan tüm toplumlara ve inançlara kucağını açmıştır. Cezayir’de, Tunus’ta, Koyunluca’da, Adalar denizinde, Pulya’da, Preveze’de, Fransa ve İtalya kıyılarında kazandığı başarılar, Barbaros’un namının dünya ya yayılmasını sağladı. 1543 yılı kışını Toulon ve Nice’de geçiren büyük Amiral 1544 yılında İstanbul’a dönmüştür. 15 Temmuz 1546 da vefat etmiş ve sağlığında Beşiktaş’ta Mimar Sinan’a yaptırdığı türbesine defnedilmiştir.

Gazâlarını, Seyyit Muradiye’ye kaleme aldırdığı Gazâvât adlı eserinde sonraki kuşaklara aktarmıştır. Barbaros’un ölümü tarihlere “Mate Reis-ül Bahr” yani Denizin reisi öldü şeklinde geçmiştir. Vasiyetinde bütün malı ve mülkünün eğitime harcanmasını bildiren Barbaros, Donanmanın sefere çıktığı Beşiktaş’ta gömülmeyi, başucunda ikişer kandil eşliğinde, deniz sesinin huşuluğu içinde istirahat etmeyi arzulamıştır. Türbe de büyük Amiralin yanında oğlu Cezayir Beylerbeyi Hasan Paşa, eşi Bâla hatun, Kaptan-ı Derya Cafer Paşa’nın sandukaları bulunmaktadır.

Barbaros ismi günümüzde Türk denizciliğinin ana sembol ismidir. 1948 yılından beri Türk Deniz Kuvvetleri Günü Barbaros’un kazanmış olduğu en büyük zaferin anısına 27 Eylül’de kutlanmaktadır. Türbenin yanında bulunan Deniz Müzesi’nde Sancağı özel bölümde sergilenmektedir. 

Siz de fikrinizi söyleyin!