Tarih,  Toplum

Aziz Valentin – Sevgililer Günü

Aziz Valentin gününün geçmişi putperest Batı kültürüne dayanır.

Antik Yunan zamanında 14 Şubat´ın muhabbet kuşlarının çiftleşmeye başladığı gün olduğu kabul edilmiş, böylelikle her yıl bu tarihte aşkı kutlamak için ziyaretler verilip eğlenceler düzenlenir olmuş.
Peki muhabbet kuşlarının çiftleşme günü nasıl oldu da Aziz Valentin´in günü haline geldi?
Antik Yunan’da Ocak ayının ortasıyla Şubat ayının ortası arasındaki bölüme “Gamelion Ayı” denmiş ve Baş Tanrı Zeus’la karısı tanrıça Hera’nın evlilik yıldönümü olarak kutlanmış. Romalılarda bu âdet, değişim göstererek 15 Şubat’ta kutlanan Lupercalia festivaline dönüşmüş. Festival şöyle:

“Yarı çıplak ve keçi derisine sarınmış olarak resmedilen Luperculus adındaki bereket tanrısının şerefine bugün Romalı rahipler şarap içip sarhoş olurlar, sonra da Roma sokaklarında çıplak bir halde koşmaya başlarlarmış. Bu koşu sırasında Romalı kadınlar bu çıplak rahiplere dokunmaya çalışırlarmış. Dokunmayı başarabilirlerse, bunun doğurganlığı arttırılacağına inanırlarmış.”

Hristiyanlığın gelmesinden sonra papazlar diğer putperest âdetlerde yaptıkları gibi bunu da değiştirmeden olduğu gibi bırakmışlar. Hıristiyanlık öncesi Avrupa’sında, her 15 Şubat´ta genç Romalılar, içinde Tanrı Kurt´un yaşadığına inandıkları bir mağaranın önünde toplanırlarmış. Ortada bir küp bulunan ve içinde bekar kızların adları yazılı minik levhalar varmış. Bekâr delikanlılardan sadece biri, belki de o yılın en kahraman olanı, küpün içine elini sokar, herhangi bir kızın adını çeker, delikanlının adını okuduğu kız, bir yıl boyunca onun sevgilisi olmaya hak kazanır ve bu şekilde teşkil edilen çift, ertesi yılki 15 Şubat çekilişine kadar, akıllarından geçen her fanteziyi yaşamak ve uygulamakta serbest bırakılırmış…

M.S. 500´lü yıllara kadar, 2000 yıllık bu gelenek Romalı gençler tarafından büyük bir coşkunlukla yaşatılmış. Ama Çoban Tanrısı “Faunus Lupercus” şenliğinin, dini bütün Hristiyanların dinî hislerini rencide ettiğini ileri sürer. Roma İmparatorluğu Hıristiyanlığı kabul ettiğinde, festivaller gibi çok tanrılı dönemlerden kalma âdetler, halkın günlük hayatından tamamen silinemediği için, zamanla bunlara Hıristiyan inancına uygun kılıflar hazırlar. Roma Kilisesi bu şenliğe Hristiyan´ca bir kılıf giydirmek için bir Hıristiyan din şehidini buna konu mankeni seçer. Roma İmparatoru II. Claudius döneminde yaşamış papaz Valentin, bu duruma en uygun adaydır. M.S. 3. yüzyılda yaşamış olan bir kilise papazı olan Aziz Valentin’in şöhreti; Roma İmparatoru II. Cladius tarafından evlenmeleri yasaklanan askerleri gizlice evlendirmesinden kaynaklanan bir şöhrettir. İmparator II. Claudius, vahşi Goth´larla savaşırken, evli erkeklerin asker olmak istemeyeceğini düşündüğünden tüm nişan ve düğün törenlerini yasaklar. Zalim İmparator´un kesin emirlerine rağmen Papaz Valentin her türlü tehlikeyi göze alarak askerleri sevdikleriyle nikâhlamaya devam edince de hapse atılarak idama mahkûm edilir.

Peder Valentin hapishanede geçirdiği zaman boyunca gardiyanlardan birinin kızıyla güzel bir arkadaşlık kurar ve rivayetlere göre bir mucize göstererek, onun kör olan gözlerini açar!

Valentin, ölümünden önce bu kıza, “Senin Valentin´in” diye imzaladığı bir mektup bırakır. İşte İngilizce´de sevgililer için “valentine” kelimesinin kullanılması ve Sevgililer Günü´nde birbirine mektup veya kart atma geleneği de buradan çıkmakta.

Roma imparatorluğu’nda Aziz Valentin´in ölüm günü 14 Şubat 273 olarak kaydedilmiştir. 15 Şubat tarihi de yukarıda anlatılan “Kurt Bayramı (Lupercalia Festivali)”na rastladığından daha sonraları MS 498 sıralarında Papa 1.Gelasius, bugünün putperest kökenlerinin aşikâr olmasından rahatsız olunca kutlama gününü bir gün önceye alır. Böylece Valentin´in ölümüyle bu festival arasında bir bağ kurulur ve dinî bir kisve giydirilerek bugüne kadar kutlanmaya devam edilir…

Aradan uzun bir zaman geçer. Vatikan, Valentin´e “aziz” unvanı verir. Roma kapılarının biri de zamanla onun adıyla anılmaya başlar. Ön adı Paul olan Aziz Valentin´in hatırasına sahiplenmek, günümüz Avrupa’sını paylaşılamayan bir yarışa sokar. Şöyle ki; günümüzde Polonya´nın “Lublin” şehrindeki Saint Paul kilisesi, İtalya´nın “Temi” şehri, İskoçya´nın “Glaskow” ve İrlanda´nın “Dublin” şehri Saint Paul´ün hatırasına sahiplenerek, hac ve ziyaret mekânı olarak turistlerin cazibesini çekmeye yönelir…

Günümüzde kabul gören şekliyle, Aziz Valentin günü, Papaz Valentin´in M.S. 269 yılının 14 Şubat günü idam edilmesi üzerine, ona ithaf edilen, onun adına kutlanan bir gündür.
Aziz ilan edilen papaz Valentin´in Ölüm günü, böylece Sevgililer Günü olmuş…

İşin özü: “Sevgililer Günü” diyerek 364 gün yok sayıp bir güne sığdırmak, sevgililere duyulan bu özel duyguya haksızlık değil midir, taktirinize sevgiyle sunarım.

Mehmet R Aşar

Not: İlgililer, John Rutherford “The Troubadours” adlı eserinde bu konuyla ilgili olarak daha teferruatlı bilgiler bulabilirsiniz…

Siz de fikrinizi söyleyin!