Güncel - Aktüalite

ÇAĞDAŞLIK AYNI ÇAĞDA YAŞAMAK MIDIR? Yerinde saymak mıdır?

Her yerde duyarız çağdaşlık, çağdaş ve muasır medeniyetler vb, ben de merak ettim. Bu çağdaşlık nedir. Rahmetli üstat Aziz Nesin hocamla Tarsus’ta bir söyleşideyken sormuştum. Söylediklerini hala anımsarım Çağdaşlık gelişmişlik değil, derdi. Aynı çağda yaşamak, derdi.

Tıpkı;

Arkadaş : Aynı adı taşıyan kimse
Vatandaş : Aynı ülkede kayıtlı kişi
Yoldaş : Aynı yola, davaya giden kişi
Adaş : Aynı adı taşıyan kişi
Karındaş : Aynı batında doğan kişi

Bu örnekler çoğaltılabilir.
Şimdi, neden çağdaşlık deniyor. Nedir. Org sitesindeki görüşleri aşağıda okuyacaksınız. Ben çoğuna katılmıyorum.

“Çağdaşlaşmanın Tanımı : “Çağ” türkçe bir kelime olup “zaman dilimi” “vakit” anlamına gelir. Çağdaş ise aynı çağda yaşayan, çağcıl, muasır, bulunulan çağın anlayışına, şartlarına uygun olan anlamındadır. Çağdaşlaşmak, çağın yeniliklerini ve özelliklerine ayak uydurmaktır.
Çağdaşlaşmak Nedir (Detay)
Çağdaşlaşma sosyal değişmenin özel bir şek¬lidir. Çağdaş, yaşadığımız zamana uygun demek¬tir. Kelime latincedeki “modenuis”ûan, o da, “hemen şimdi” anlamına gelen “modo”dan tü¬retilmiştir. Çağdaşlaşma, terim olarak, tarih boyunca gelişmiş kurumların bilimsel bilgide¬ki olağanüstü artışı yansıtan ve hızla değişen fonksiyonlara adapte edilmesi (uyarlanması) süreci diye tanımlanır.
XIX. yüzyılın ikinci yarısından başlayarak gü¬nümüzde de geçerli olan bir anlayışa göre, mo¬dern, yani çağdaş kelimesi, toplumlar arasın¬da en çok gelişmiş olanların temsil ettiği tek¬nik, bilgi ve ilmi zihniyetin karşılığıdır. Aynı anlayışa göre “çağdaşlık”, teknolojik, siyasi, ekonomik ve sosyal gelişmede en ileri olan ül¬kelerin ortak özelliklerinin ifadesi “Çağdaşlaş¬ma” da, ülkelerin bu Özellikleri elde etme ça¬ba ve özlemlerini, yahut aynı mahiyette bir ce¬reyanı dile getiren bir terimdir. Oysa benzer durumları İfade etmek için başka kelimeler de kullanılmakladır. Yakın zamanlarda, özellikle gelişmiş ülkelerin az gelişmiş ülkeler üzerinde¬ki etkisini belirtmek üzere “Avnıpaltlaşma”, “Batılılaşma”, “Sanayileşme” terimlerinin de kelime hazinemize katıldığını görürüz.
________________________________________Önemli : Bu kavram genellikle modernleşmek kavramıyla karıştırılmaktadır. modernleşme bir projedir ve yakın çağımızda ortaya atılmıştır. İnsanı ve toplumu kendi merkezinden koparıp yapay şartlanmalarla devşirmek üzere yürütülen bir projedir. Çağdaşlaşmak ile moderneleşmenin en önemli farkı insanın konumun değişmesidir. Çağdaşlaşmak, bir süreçtir. insanı yenilikler ile donatır. Modernleşmek, bir projedir. insanı devşirir ve kalıplaştırır.
________________________________________Yorum : Günümüzde bazılarına göre çağdaşlaşmak batı dünyasın¬da olanlara benzemeye çalışmak, Batı’nın her türlü özelliğini taklit etmek, Batı’nın modern hayatına imrenerek onlar gibi olmaya çalışmaktır. Çağdaşlaşmak kısaca batılılaşmaktır. Bu felsefeye göre ça¬ğımızda en etkili ve önemli yenilik, Batı’nın imkân ve zenginliğine ulaşarak onlar gibi bir hayat yaşa¬mak, hayata onlar gibi bakmaktır.”

Şimdi bunları okuyunca bana hak vermeyenlerinizin çıkacaktır doğal olarak. Ancak ben fikrimde ısrar ediyorum. Aynı çağda yaşamak olan çağdaş kelimesi nasıl oluyor da modernliği, muasır medeniyeti ve gelişmişliği çağrıştırıyor, anlayabilmiş değilim. Hatta çağcıllık bile gelişmişlik için yeterli bir tanım olarak gelmezken, ben çağdaşlığı kabullenemiyorum. 17. yüzyılda Fransız 1789 da ihtilalini yaşayanlar kendi yüzyılının çağını yaşıyorlardı. Yüz yılda bir çağ değiştiğine göre nasıl oluyor da çağdaşlık, hep aynı gelişmişlik belirtisi olarak kalabiliyor.
Modern batılı/Avrupalı olmak çağdaşlık mıdır. Bence değildir. Teklifim şu gelişmişliği anlatan yeni bir terim bulalım ve dünya literatürüne girsin. Sanırım Yazmak istediğimi anladınız. Bu yazıda neden biraz daha masa sohbetleri gibi yazdım. Malum herkes 2020 başında Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan corona virüs dolayısıyla evlere kapandı.
Hep bilimsel, ağır beyin yakan yazılar olmasın ara sıra esnetelim diye, böyle hafif konular yazdım.
Hangi konuda olursa olsun. Sorular yöneltebilirsiniz.

Evet sevgili okuyucular, bu ve başka konularda sorularınız, eklentileriniz, çıkarımlarınız olursa dursunuzun33@hotmail.com adresine yazabilirsiniz.
Sağlıklı ve esen kalınız. En derin hürmetlerimle efendim.

Dursun Uzun ,Gazeteci/Yazar/Danışman



30 yılı aşkın süredir gazetecilik yapıyor. 2010 yılında Karıcığım Sevgilim Olur musun adlı kitabının ilk baskısıyla yazarlığa adım attı. Kitabın ikinci baskısı uzun bir gazetecilik/danışmanlık ve siyasi coğrafyadan sonra 2019 Kasım ayında yapıldı. Şu anda ülkenin her yerine ulaşıyor. Diğer eserleri Şehrin Çıkışlarını tutun (şiirler) Altta kalanın canı çıksın (Öyküler) Çakal kapısında yatırılan aslan Melda (roman) Çocuk kitapları 12 kitap Eğitim yayınları / Sosyal sorumluluk projeleri/kamu spotları 55 yaşında Tokat/zile doğumlu Mersinde yaşıyor. Evli Atatürkçü 3 çocuk babası...

Siz de fikrinizi söyleyin!